yargılanmasına yök'ün onay verdiği rektör. dumlupınar üniversitesiyle birlikte anılmasından dolayı utanç duyduğum napolyon kılıklı herif.
--spoiler--
1) 2006 yılında 25 binin üzerinde öğrenciden toplanan 90ar TL ferdi kaza grup sigortası paralarının poliçelerde 12şer TL gösterildiği yönünde iddialar dile getirilmişti.
2) Öğrenci başına 78er lira olmak üzere toplamda 2 milyon TLnin Rektörlük talimatıyla vakfa aktarıldığı, ancak paranın kayıt altında olmadığı iddiaları üzerine soruşturma başlatıldığı, yargı sürecinin başlanmasının beklendiği açıklanmıştı.
--spoiler--
dpü nün eski rektörünün aksine üniversiteyi daha ileri bir noktaya taşıdığından, üniversiteye güç kattığından ve daha önemlisi üniversiteyi çağdaş bir üniversite yaptığından, şu andaki hükümetteki anlayış tarafından sevilmemesine neden olan ve yargılanması konusunda karar çıkartılan rektör.
ne yaptı bu adam? Öncelikle dumlupınar üniv. in kötü imajını sildi, bir önceki rektör zamanında üniversite dinle doldurulmuş, tam medrese haline getirilmişti, önce teknolojik altyapıyı düzeltti, sonra anlayışları, bilimsel çalışmalar arttı üniversitede, okullar ismini duyurmaya başladı, sadece merkez kampüste değil, merkez kampüsün dışındaki fakülte ve myo lara da önem gösterdi, özellikle bilecik teki okullara gösterdiği önem sonrasında teşekkür amacıyla bilecik universitesi golpazari meslek yuksekokulu bulunduğu caddeye "prof. dr. güner önce caddesi" ismini koymuşlardır gölpazarlılar. ayrıca bilecik teki iktasadi-idari bilimler fakültesi'nin bulunduğu sokağın ismi de "dumlupınar sokak" tır, bu da güner önce zamanında değiştirilmiştir. bunlar sayesinde 2007 de yasa ile kurulan bilecik üniversitesi nin de kurulumu ve gelişimi daha kolay olmuştur. bu adam bununla da yetinmemiş, yıllardır kütahya halkının umutla beklediği tıp fakültesini de kurmuştur, herşeyi hazır olmasına rağmen tıp fakültesine 1 yıla yakın zamandır yök öğretim üysi ataması yapmıyordu, bir an evvel öğretim üyesi ataması yapılması ve fakültenin bir an evvel kütahya halkına hizmet vermesi için az uğraşmadı hoca, ama bir türlü kadro alamadı.
şimdi bu adam mı kötü işler yapmış allah aşkına, eğer bazı işlerde usulsüzlük yapılmışsa, bazı şeylerde hukukdışı davranılmışsa, bu üniversite sadece rektörden ibaret değil, bir yönetimi var, akademik ve idari kişileren oluşan bir yönetim, onlar başta sorgulanmalı, daire başkanları, şube müdürleri, rektör yardımcıları, direkt rektörü sorgulamak ne kadr etik bir davranıştır sizce? ankara'dan birileri yine alicengiz oyunlarına başlamışlar o anlaşılıyor bundan.
laik biridir tamam. ama değinilmek istenilen ve eleştirilen konu, onun siyasi görüşleri değil, sigorta, internet, obs sms giderleri adı altında yıllardır öğrencileri sömürmesidir. bakın altını çiziyorum; siyasi görüşleriyle ilgili değildir bu çıkış.
