hemen hemen hergün karşılaşabileceğimiz bir tespittir.
şahsen çok uyuz olurum. iki sevgili ya da daha yeni sevgili olacak çiftler, dinle burayı.
yolda, daha doğrusu kaldırımda yürürken(özellikle dar kaldırımlarda) yan yana yürümeyin arkadaşım! ha yürüyorsanız da eleele tutuşun yandan geçecek insanlara kaldırımdan yol payı verin.
genelde şöyle karşıma çıkıyorlar:
lise talebesi ergenler, önde sevgili olmuş, öpüşüp sevişme evresini tamamlamış iki tecrubeli lise ergeni, elele ya da el belde ilerlerlerken, arkalarından iki tane daha ergen gider. bunlar yeni tanışmış, sevgili olma yolunda adım atan ergenlerdir. hoş tabi, örselemiyoruz. lâkin, sıkıntı şudur. yeni tanıştıkları için yakın yürümezler, aralarında bir boşluk olur ve kaldırımın çapı bu ikisinin arasındaki boşluğa denktir. kız kaldırımın ucuna yakın, erkek ise diğer ucuna yakın yürür. arkadan gelen vatandaşın ikisinin arasından geçmesi hemen hemen imkansızdır. kaldırımın kenarına araç park edildiğini de varsayarsak arkadan gelen tek kişiye bu iki kişiyi geçmez zulüm olur. askerdeki gibi uygun adım yürürler birde, birbirlerini hızlarını kontrol ederler. dişi ya da erkek kişi bir adım hızlı atsa arkadaki vatandaş bu çelişkiden kurtulup yardırıp geçecektir aradan. ama o da olmuyor. aynı hizada gidiyorlar ve mesafe ne azalıyor ne çoğalıyor. bu durumda iki seçenek kalıyor, ya seslenip müsade istemek gerekiyor, ya da eğlenceli bir hâl aldırıp peşlerinde yancı gibi ilerlemek gerekiyor. gidilen yerin aciliyetine göre durum değişkenlik gösterir. aceleniz yoksa biraz geride kalın ve sizin durumunuza düşen diğer vatandaşları izleyip bu tespiti aklınıza getirin. çok eğleneceksiniz.
mahalle aralarında piç olmuş otobüs durakları ve hüzünlü güzel yolcuları. bir otobüs dolusu hayatı kaymış insan.. sabah 07:30 da birbirlerinin ağız kokularında ve hayallerinde boğula boğula yol alıyorlar.
nereye gittikleri mühim değil.
bu gibi durumlarda elden pek bir şey gelmez. zamanın ve ahlakın olmadığı bir gezegenin tam orta yerinde boğulup gitmek ile aynıdır. ne zaman son bulacağı belli değildir.
-yakışıklı değilseniz bir kız sizin için sadece "iyi biri ya (:" şeklinde düşünür.
-yanar döner birisiyseniz havada kapılırsınız.
-doğruysanız, "çok sıkıcı" olursunuz...
insanlar isterlerse görüşmenin bir yolunu bulurlar. Hepimiz meşgul oluyoruz tabii. Ama size iki gün içinde geri dönmeyen kişinin çok da önemsemediğini gayet net anlarsınız. "işi vardır, yoğundur" diyoruz ya, değil. mesajınızı okumaya vakit bulan adam "meşgulüm sonra konuşalım" yazacak vakti de bulur.
yani aslında bal gibi de siklenmediğimiz gerçeğini kabul etmekte fayda var. Cevap alamıyorsanız boşverin. Siz yazmadan yazmayan, siz aramadan aramayan insanları da boşverin. Demek ki o kadar da değerli değilsiniz.