günde on sefer okunsa dahi bıkılmayacak şiirler

entry5 galeri0
    1.
  1. Ben mişim---neymiş?---su sesiymiş
    Oymuş---cam kırıkları gibi gövdemi yakan---
    Yanağında sardunya kokusuyla yazdan
    Kimmiş o gelen ya giden kimmiş
    Bir yabancı mı , yoksa bir ermiş
    Değilmiş, bir çağrı bile yokmuş uzaktan.

    Güneş mi batarmış bir özel isim bitirir gibi
    Yanmış bir ağacın yaprakları mıymış kımıldayan
    Ne kalmış bir önceden ya da bir sonradan
    Kim koparmış dalından bu yabani incirleri
    Ya kimmiş kıyıya çeken hayalet gemileri
    Ne yazılmış nereye bu garip kargaşadan.

    Yıldızlar, büyülü ülke, adımı unutturan
    Bir kaya, bir ot, bir akarsu
    Hangi yaz şarkıcılarının ürpertili korosu
    Ki bütün ölüleri sağa çıkaran
    Ve kenti bir ölüm derinliğine salan
    Yani bir gül solarken bir gülün açma korkusu.

    Şiirler yazdım, kitaplar okudum
    Elime bir bardak aldım, onu yeniden oydum
    Derinlerde kaldım böyle bir zaman
    Kim bulmus ki yerini, kim ne anlamış sanki mutluluktan
    Ey yağmur sonraları, loş bahçeler, akşam sefaları
    Söyleşin benimle biraz, bir kere gelmiş bulundum.

    -Gelmiş Bulundum ( (bkz: Edip Cansever)
    1 ...
  2. 2.
  3. william shakespeareden geliyor.

    so are you to my thoughts as food to life,
    or as sweet-season'd showers are to the ground;
    and for the peace of you i hold such strife
    as 'twixt a miser and his wealth is found;
    now proud as an enjoyer and anon
    doubting the filching age will steal his treasure,
    now counting best to be with you alone,
    then better'd that the world may see my pleasure;
    sometime all full with feasting on your sight
    and by and by clean starved for a look;
    possessing or pursuing no delight,
    save what is had or must from you be took.
    thus do i pine and surfeit day by day,
    or gluttoning on all, or all away.

    Meali

    bir an sevinç duyarken, korkuyorum sonra hemen,
    haydut yıllar çalar götürür diye hazinemi;
    bir an, başbaşa kalmaktan öte bir şey istemezken,
    sonra diyorum ki, alem niye görmesin sevincimi?
    bazan, sana baka baka kendime çektiğim ziyafetle,
    doydum sanırken, bir bakışın açlığıyla ölüyorum sonra,
    senin bana verdiğin ya da verebileceğinden öte,
    ne bir şeyden zevk alıyorum, ne de çabalıyorum almaya.
    işte böyle, her gün hem açlıktan ölüyor, hem tıkanıyorum;
    ya oburca her şeyi yiyorum, ya da hiçbir şeye dokunmuyorum.

    edit : şiir değil sone ama
    1 ...
  4. 3.
  5. böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden
    en uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu
    kesmemeye
    laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
    birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
    ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
    sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
    bütün kara parçalarında
    afrika dahil

    aydınca düşünmeyi iyi biliyorsun eksik olma
    yatakta yatmayı bildiğin kadar
    sayın tanrıya kalırsa seninle yatmak günah, daha neler
    boşunaymış gibi bunca uzaması saçlarının
    ben böyle canlı saç görmedim ömrümde
    her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor
    bütün kara parçaları için
    afrika dahil

    senin bir havan var beni asıl saran o
    onunla daha bir değere biniyor soluk almak
    sabahları acıktığı için haklı
    gününü kazanıp kurtardı diye güzel
    birçok çiçek adları gibi güzel
    en tanınmış kırmızılarla açan
    bütün kara parçalarında
    afrika dahil

    birlikte mısralar düşünüyoruz ama iyi ama kötü
    boynun diyorum boynunu benim kadar kimse
    değerlendiremez
    bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek
    iki adım daha atmıyoruz bizi tutuyorlar
    böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar
    zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna
    diziyorlar
    bütün kara parçalarında
    afrika dahil

    burda senin cesaretinden laf açmanın tam da sırası
    kalabalık caddelerde hürlüğün şarkısına katılırkenki
    padişah gibi cesaretti o, alımlı değme kadında yok
    aklıma kadeh tutuşların geliyor
    çiçek pasajında akşamüstleri
    asıl yoksulluk ondan sonra başlıyor
    bütün kara parçalarında
    afrika hariç değil

    cemal süreya - üvercinka
    1 ...
  6. 4.
  7. mona rosa tabi ki. hele rahmetli sacit onan'in sesinden...
    1 ...
  8. 5.
  9. Atilla Ilhan-III. Şahsın Şiiri:

    Gözlerin gözlerime değince
    Felaketim olurdu,ağlardım
    Beni sevmiyordun,bilirdim
    Bir sevdiğin vardı,duyardım
    Çöp gibi bi oğlan,ipince
    Hayırsızın biriydi fikrimce
    Ne vakit karşımda görsem
    Öldüreceğimden korkardım
    Felaketim olurdu,ağlardım
    Ne vakit Maçka'dan geçsem
    Limanda hep gemiler olurdu
    Ağaçlar kuş gibi gülerdi
    Sessizce bir cigara yakardın
    Parmaklarımın ucunu yakardın
    Kirpiklerini eğerdin,bakardın
    Üşürrdüm,içim ürperirdi
    Felaketim olurdu,ağlardım
    Akşamlar bir roman gibi biterdi
    Jezabel kan içinde yatardı
    Limandan bir gemi giderdi
    Sen kalkıp ona giderdin
    Benzin,mum giderdin
    Sabaha kadar kalırdın
    Hayırsızın biriydi fikrimce
    Güldü mü cenazeye benzerdi yüzü
    Hele seni kollarına aldı mı
    Felaketim olurdu ağlardım...
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük