ak parti izmir il teşkilatı var gücü ile bunu gerçekleştirmek için çalışıyorlar. sayın erdoğan -başbakan- mitinglerde sürekli bahsediyor zaten, "izmir'i ve diyarbakır'ı kesinlikle istiyorum!" diye. erdoğan kafasına koymuşsa ne yapıp edip almasını da bilir. planla, projeyle. e kötü mü olur; arka sokaklara su getirir, mahallelerdeki lağım kokusu yok olur.
norm ender yeni albümünden bir parçada buna güzel cevap vermiştir.
"topunuza birden cevap olacaksa ben size yazarım gavur izmir'den. Şehrim ülkenin en Batı yakası allahı gibidir ve tektir Atası." *
bu gidişle alır en sade bir vatandaş olarak ben bile bunu görüyorum.
yollar delik deşik metro desen 4 sene oldu bitmedi kaldı ki 5. yada 6. sene de bitecek. otobüs güzergahları vatandaşı çileden çıkarıyor artık. aziz kocaoğlu ki kendi hayata geçirdği tek bir projesi yok ahmet priştinanın projelerini devam ettirdi ve bitti..
miras yedi misali hiç bir şey yapmaması geliştirdiği yada hayata geçirdiği tek bir projesinin dahi olmaması asparagas projeler ile tv ekranlarının karşısına geçmesi samimiyetsiz geliyor bana bir izmirli olarak.
izmir insanı ''ak''ı bir yerde kullanır o da aklını kullanmaktır bundan dolayı akp ancak babayı alır da...asıl en güzeli şudur gün gelecek izmir ankarayı alacak rahat, huzurlu bir ülke olacağız yani bunu hak eden halk hak ettiğinin farkına varırsa.
Bu düşünceyi söyleyenlere ancek Allah belanızı versin diyorum.izmir benim aşk şehrimdir,ilk öpücüğümü ilk sevdamı yaşadığım,Bornova sına doyamadığım cennetimdir.Böyle düşünenlerin bunu uygulamak isteyenlerin Allah belasını versin...
bir ak parti destekçisi olarak diyorum ki, nah alır. çünkü bir izmirli olarak diyorum ki, izmir halkı hizmetten bir halt anlamaz, halkı, bütün o modern ayaklarına rağmen örümcek ağlarıyla dolu bir kafa yapısına sahiptir, chp bir torba salatalık koysa ona oy verirler.
Güzel izmire, gavur izmir diyen örümcek kafalar, ne yapacaksınız izmir i.
izmir i almak ne demek? pazardan domates mi alıyorsunuz.
her hangi bir şehri kimse alamaz, sadece o şehri temsil etme sorunlarını çözme şerefine erişilir bir seçim kazanılarak.
kendi ülkesinin bir şehrini hırsla fethetmek isteyen dangalak şizofrenler var aramızda.
şizofren dalgalara kapılıyor ve aşağıdaki bakınız yelkenini itinayla açıyorum .
--spoiler--
Ey Türk gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evladı!
işte; bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur
--spoiler--
her noktası bir öngörü bir tokat ama göze sokmak adına ;
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.