insanı duygu patlamalarına sokan durumdur efendim. mevsimlerden muhtelemen ilkbahardır. mevsim değişimi bütün şiddetiyle yaşanırken etrafta, bünye de bu değişimden karınca kararınca almıştır payını.elinde mendiller burnunda ise her daim akan sümüğüyle.
hal böyleyken bir arkadaş ortamında yaptığı iki espriden gaz alan adamımız coştukça coşmakta -ki ortamda beğendiği hatun da varsa tutabilene aşk olsun lavuğu- espri üstüne espri patlatmakta, deyim yerindeyse ortalığın amına koymaktadır.
bu taşkınlık dakikaları olanca hızıyla sürerken bünye son bir espri daha yapar ve genizden gelen canhıraş bir iniltiyle gülmeye başlar.aman efendim o da ne.tahmin ettiğiniz gibi burunda biriken sümük dipten aldığı tazyikle şişmiş, küçük ve şirin bir baloncuk olup patlamıştır.
adamımızda ise az önceki marjinal ortam çocuğu tribinden damla kalmamıştır. sergilemiş olduğu rezaletin etkisiyle yerin amına doğru çıkmıştır yolculuğa.
ekseriyetle çocuklarda olur bu vaziyet. akşama kadar sokakta top oynamaktan burnu zıvanadan çıkmış kerataların gülmesine bile gerek kalmaz. bir de bunun bıyık kısmına sarkmış olan yeşil mukus tabakası versiyonu vardır. tadından yenmez.