çok önemli mesajlar içeren yazıdır. Alıntıdır. Nurcu bir arkadaş Facebook'ta paylaşmış. Copy paste sevmem ama bu yazıyı okuyunca sözlükte de olsun istedim.
"'Kızgınız, çünkü…' Saliha Eren imzalı bu yazıya bir tevafuk eseri rastladım.
Olan bitene, diğer Müslüman cemaat ve grup mensuplarının nasıl
baktığının ortalamasını çıkarmış bir metin okuyacaksınız. Gülen
Cemaati'ne mensup bir kardeşimizin bile bu hissiyatı, bu sitemi, bu hayal
kırıklığını anlamasına vesile olursa şahsen memnun olacağım. Buyrun:
Cemaatten birileri, kendilerine verilen tepkinin, sadece Ak Parti yalakalığı yapmak veya Tayyip Erdoğan'ı yüceltmek için yapıldığını düşünüyor ve
böyle yorumluyor anlaşılan. Yoksa kimse böyle büyük bir tepki vermez
akıllarınca. Başkalarını bilmem ama ben neden kızgınız, kırgınız anlatmak
istiyorum yoksa sokağa fırlayıp 'YANGIN VAR' diye bağırmaktan
korkuyorum. Biz kızgınız çünkü, önceden oturduğumuz apartmana bir
öğrenci evi açıldığında duyduğumuz sevinci kursağımızda bıraktınız. Kızgınız çünkü yıllarca beslediğimiz hüsnü zannı yerle bir ettiniz. Bir
hikmet aradık yıllarca, F. Gülen'in anlayamadığımız çıkışlarında. Bir hikmet
olmadığını farketmemiz bizi derinden yaraladı. Kızgınız çünkü, ateş
altındaki bölgelere giremeyen arkadaşlarınızın yerine 'Kimse Yok Mu'
yeleklerini giyip yardımlarınızı dağıtan iHH'lı arkadaşları hedef aldınız. Siz
bilmiyor olabilirsiniz ama bu ülke dışında bir yerlerde iHH ve Cemaat gönüllüleri her haftasonu keyifle maç yapıyor. Sizin operasyonlarınıza
aldırmadan birbirlerine sarılıyor. Samanyolu Haber, 17 aralık sonrası
günlerde, yolsuzluk haberlerini işledikten sonra 'gazetelerde de korkunç
iddialar var' diyerek Radikal, Milliyet ve Hürriyet'i ekrana getirebildiği için
kızgınız. Bu ülkeyi, halkı zerre kadar umursamayan operasyon çocuğu
yazarların imzasıyla haberler yapan medyanızı görmezden gelerek 'bu operasyonla cemaatin alakası yoktur' diye açıklama yapan Gazeteciler ve
Yazarlar Vakfı, bizi ve sizi salak yerine koyduğu için kızgınız. Today's
Zaman yazarlarınız, editörleriniz, medya grubunuz bu ülkeyi, iHH'yı teröre
yardım eder gösterdiği için kızgınız. Biz sizin yetiştirdiğiniz bir çok çocuğu
çok sevdik, seviyoruz. Ama onları kendi çıkarlarınız için kullanabilme
ihtimalinizden nefret ediyoruz. Adliyeye yerleştirdiğiniz arkadaşlarınızdan 'devlet'in önemli davalarına ait dosyaları, bilgileri isteyebildiğiniz için
kızgınız. Allah'tan yürekli vatan evlatları çok. Allah rızasını gözettiğini
düşündüğümüz bir yapının böyle içinin boş olduğunu farketmemize,
cemaat içindeki derinlerin onlara gönül verenleri bile hiçe sayan iktidar
hırsına kızgınız. Yıllardır 'Hocaefendi(!) fitne çıkmaması için dönmüyor'
diye kandırıldığımız için kızgınız. Sanki o yokken fitne çıkarmamışsınız gibi? Bir spor yazarınız, bir hanımı 'kasedin var' diye tehdit ettiğinde bunu
sorgulamak, 'bu nasıl bir söylem, ne kasedi, kaset nerede' diye sormak
yerine özür dileyerek kapatmaya çalıştığınız için kızgınız. Yıllarca
aldatılmış, soyulmuş, yolsuzluklarla cebi boşaltılmış bu milletin yolsuzluğa
göz yumacağını düşündüğünüz ve böyle göstermeye çalıştığınız için
kızgınız. MEB komisyonundaki birkaç taslaktan birini alıp, hükümeti tehdit ettiğiniz, ardından Ekrem Dumanlı'nın 2010 yılında yazdığı ve varlığını
bildiği 2004 MGK belgesini yeni bir şeymiş gibi sunduğunuz için kızgınız.
Türkiye'nin güya yanlış dış politikasının, Erdoğan'ın gittikçe büyüyen
hırsının aylardır istişarelerde zaten konuşulduğunu öğrendiğimiz için
kızgınız. Dış haberler editörünüz El Kaide'yi bile tanımayan bir kaç binlik
'IŞiD' gibi bir saçmalığın varlığından haberdar değilmiş gibi 'Batı, El Kaide'ye karşı Esed'in yanında olmaya karar verdi; Türkiye seçimini
yapmalıdır' yazarken Esed'in karşısındakinin El Kaide değil Suriye halkı
olduğunu unutmuş görünüyor. Buna fena halde kızgınız. Mısır'da darbe
sonrası kan akmaya devam ederken yazarınız Kerim Balcı 'ihvan haklı ama
böyle devam edemez. Hakkından vazgeçebilmek de bir erdemdir' diyordu.
Kızgınız çünkü, biz bu satırlara rastladığımızda, cemaat, dersane için Türkiye'yi ateşe veriyordu. Biz cemaat dışında kalan müslümanlar, sizi
öyle seviyor, sahip çıkıyor, hüsnü zan beslemeye çalışıyorduk ki... Şimdi
size gönül verenleri ve bizi sürüklediğiniz kafa ve gönül ağrıları öyle
kızdırıyor bizi. Kızgınız çünkü o eller bizim hiçbir derdimiz için bu iştiyakla
kalkmadı. Ben aynı bedduaları aynı ruh haliyle Suriyeli bir hanımdan Esed
için dinledim. Ama onun bile, her türlü aşağılanma ve acıyı yaşamış olan onun bile sadece acı vardı kelimelerinde. Böylesi bir nefret değil. işte
bunun için çok ama çok kızgınız. Suriye'deki mazlumlar için koşturan bir
abinin fotosunu, onu tanıyan bilen bir kardeşiniz, sosyal medyada
'terörist' diye paylaşabiliyor. Bu alçaklıktır ve çok kızgınız. Evet belki biz
küçük akıllarız, herşeyin önünü ardını göremeyiz ama cemaat mağdur
değil, bir mağdurun halini de taşımıyor bunun farkındayız. Biz bu ülkeyi sevdiğimiz için, inandığımız için çok kırgınız, kızgınız. Tepkimiz de size
gösterdiğimiz hüsnüzan kadar büyük o yüzden. Kişisel olarak hikmet
aramak ve hüsnüzan etmek adetinde olsam da önce Allah'ın verdiği
aklımı kullanmak ve bunu kalbimle tartmakla mükellef olduğumu
farkettim. Yanlışssa yanlıştır. Efendimiz (s.a.v) hariç hiç kimse günahtan,
zaaftan masum değildir. Yazıyı okuduğum bir hanım gözyaşlarıyla sordu: 'Nasıl olur da bu kadar müslümana sırt çevirmekten, onları sevenleri
kırmaktan korkmazlar!"
son zamanlarda kafamın içinde mütemadiyen zuhur eden bir soru var. kime gittiysem, kime sorduysam malesef tatmin edici bir yanıt alamadım. uykularım kaçmakta, dikkati nazarimı işime yeterli düzeyde verememekteyim. aile hayatim bile bundan etkilenmekte maalesef. beynimin içinde sadece o soru, tüm benliğimi tutsak etmiş durumda.
sizden ve o sonsuz ilminizden gayrı çarem kalmadı. ne olur yardimlarinizi, şu garip hizmetkarinizdan esirgemeyiniss.
nay---naay---ni-ni-----naayy
ni-ni-nayy-ni- nom diye başlayan bir şarkı vardı sayın hocam. gunlerdir aklımdan cikmiyor. yemeden içmeden kesildim bu yüzden. neydi bu şarkı hocam? allah rizasi için deyiverin, nolur. hazretlerine saygılarimla. öptüm.
hocam, israilde çıkan orman yangınına yardım için 25 bin, israilli çocukların eğitimi için hizmet eden vakfa 22 bin dolar yardım ettiniz, allah hayrını kabul etsin. bir yahudi olsaydım, bir müslümanın size olan sevgisinden daha çok muhabbet beslerdim. bir yahudi olsaydım bir müslüman din adamının israile duyduğu bu sempatiyi idrak edecek bir beyin yapısına sahip olurdum. ama gel gör ki müslümanım ve senden nefret ediyorum. mavi marmara katliamında şehit olan 9 vatandaşın için bir taziye bile yayınlamadın ama her gerçekleşen hıristiyan,yahudi telefinde taziye yayınlayıp üzüntülerini dile getirdin. mavi marmara şehitlerini haksız bulup israilden, otoriteden izin alınmalıydı, kaba kuvvetle iş çözülmez dedin, israilin 50 yıldır kaba kuvvetiyle filistinde katlettiği müslümanlar için hiç üzüntü duyduğuna şahit olmadık. evet bir yahudi olsam sana sempati duyar ve dua ederdim ama ben bir müslümanım ve senden nefret ediyor ismini bile duymak istemiyorum.