hakan şükür değildir. zira kendisine 'yasama' yılı sorulduğunda 'yaşama yılı' anlayıp bu seneki hayat planlarından söz etmiştir.
yasama dan kastın yasa olduğu söylenince de yasasının 'büyükleri saymak, küçükleri sevmek' olduğunu söylemiştir.
ben gazeteci mete akyol un yalancısıyım.
mehmet ali erbil'dir. (nam-ı diyar "mali") 70 ler 80 lerdne kalma modası geçmiş komedi anlayışıyla (mizah duygusundan zaten yoksundur) kendisinin bile yorulduğu ve gülemediği acınası şovmenlik çabasının sürdüren sözde komedyendir.
şahan ve safak sezer'e gayet gülüyorum.. recep ivedikten bahsetmiyorum. tv8 deki şahan, türkiye tarihinin en komik adamlarından biriydi. şafak sezer ise sıdıkadaki kenar ve vizonteledeki salak oğlan tiplemesiyle ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu kanıtlamıştır. yer aldıkları işlerin kötü olması kötü komedyen oldukları anlamına gelmez. gerçi bunlar komedyen de değil, oyuncu. ve kesinlikle çok kabiliyetli oyuncular. şahan zaten konservatuvardan dereceyle mezun olmuş biri. şafak sezer de çocukluktan beri tiyatro yapıyor.
Bu adamı izleyin, ondan sonra Tolga Çevik ve Cem Yılmaz nasıl üst düzey komedyenlermiş görün; şımarıklık yapmaya gerek yok, üç tane Önder olsa başımızda balinalar gibi kendimizi topluca karaya vurup intihar ederiz.*
Ha bir de adettendir ama doğrudur, her yerde bir kez daha söylenmelidir: (bkz: Şafak Sezer)
bursa' da bir stand up gösterisine gittim. stand up dediysem de o öyle olduğunu sanıyor. sahneye çıktı, çıktıktan sonra 5 parende attı (ciddiyim) sonra 2 saat konuştu ve 2 kez tebessüm edip 2 kez de güldüm. güldüm ama 20 tl para verdim boşa gitmesin diye zoraki güldüm.
birinin aşırı popüler olmasını sevmem ve arkasında bişeyler ararım ama cem yılmaz dışında gülebildiğim bi komedyen de yok amına koyim. şafak sezer'e mi güleyim ata demirer'e mi? bırakın allasen.