gülün tam ortasında ağlıyorum
her akşam sokak ortasında öldükçe
önümü arkamı bilmiyorum
azaldığını duyup duyup karanlıkta
beni ayakta tutan gözlerinin
ellerini alıyorum sabaha kadar seviyorum
ellerin beyaz tekrar beyaz tekrar beyaz
ellerinin bu kadar beyaz olmasından korkuyorum
istasyonda tiren oluyor biraz
ben bazan istasyonu bulamayan bir adamım
gülü alıyorum yüzüme sürüyorum
her nasılsa sokağa düşmüş
kolumu kanadımı kırıyorum
bir kan oluyor bir kıyamet bir çalgı
ve zurnanın ucunda yepyeni bir çingene
guinnnes rekorlar kitabı’na da geçen dünyanın en büyük gülü amerika arizona’da yetiştirilmiş. büyüklüğü bir futbol sahası kadar olan gül çiçek açtığı zaman 200 binden fazla çiçek veriyormuş.
mega-romantik bir cicek turu. illa duygusal birseyleri simgeler. bazi renkleri tutkuyu, bazi renkleri dostlugu bazi renkleri aski filan falan...bir kadina verilmesi son derece tehlikeli ve gereksizdir (daha once yaptim, tecrube konusuyor). oldugu gibi saf ve kendi halinde birakmakta fayda var. iliskilerle kirlenmesin.
gülün tam ortasında ağlıyorum
her akşam sokak ortasında öldükçe
önümü arkamı bilmiyorum
azaldığını duyup duyup karanlıkta
beni ayakta tutan gözlerinin
ellerini alıyorum sabaha kadar seviyorum
ellerin beyaz tekrar beyaz tekrar beyaz
ellerinin bu kadar beyaz olmasından korkuyorum
istasyonda tiren oluyor biraz
ben bazan istasyonu bulamayan bir adamım
gülü alıyorum yüzüme sürüyorum
her nasılsa sokağa düşmüş
kolumu kanadımı kırıyorum
bir kan oluyor bir kıyamet bir çalgı
ve zurnanın ucunda yepyeni bir çingene
bir çiçek adı. öyle ki bir zamanlar -çiçek- ismi yerine kullanılacak kadar birbiriyle bütünleşmiş. hala da çiçek adlarını sayarken ilk akla gelenlerdendir. kırmızısı makbüldür şahsımca.