e-aşkım sana gül aldım.
k-bana sarı laleler alsaydı ya çiçek bazarında.
e-aşkım ben gül istemezsin diye sarı lale de almıştım.
k-ay hiç gerek yoktu.
e-tamam o zaman ben bunu okutayım.
k-nereye okutuyorsun aşkım.
e-neyse aşkım boşver. gül aldım beğenmedin mi?
k-beğendim de gerek yoktu boşa masraf.
e-aşkım sen iyi misin boşa masraf falan.
k-bence yani böyle şeylere gerek yok çiçekle mi oluyor sevgi.
e-aşkım sana inanamıyorum gerçekten böyle mi düşünüyorsun.
k-tabi canım çiçek bir ot parçası bizim aşkımızı anlatabilir mi?
e-he şöyle ya bende her gün çiçek almaktan bıkmıştım çok sevindim.
k-hepiniz aynısınız. zaten gönülsüz almıştın belliydi.
e-bu kadınlar var ya yok abi ya.
daha çok al demek isteyen kadın tipidir. bazı kadınlar hayır derken bile aslında evet demek isterler. mesela: yatakta ''hayır'' ''yapma'' kelimelerini kullanan kadının ima ettiği şey kesinlikle bunun tersidir...
klasik türk kızıdır. eğer yaşayacaksanız o ilişki de herhangi bir farklılık çekicilik olmayacaktır. çok büyük ihtimalle klasik can sıkıcı bitsin artık diyeceğiniz ilişkileri yaşayacağınız kişinin ağzından dökülmesi muhtemel sözdür.
erkek böyle bir şey yaptığında gereği yoktu demek karşıdakini kırar. o gerek görmüş, içinden gelmiş ki almış. sana noluyor? sevin işte. git öp. te allam.
+ al hüsnüye, bu gülü sana aldım.
- hiç gerek yoktu. kim bilir kaç para verdin bunlara?
+ yok ya, şu karşıki mezarlıktan topladım. al bak bu da kart. ne yazıyormuş üstünde bakalım? "nur içinde yatsın..."
bazı kızların gerçekten gerek olmadığını düşündüğü için söylediği sözcük öbeği. Hatta o kadar önemsizdir ki o an koyduğu yerde kaderine terk edilmiş bile olabilir.
(bkz: acımasız gerçekler)
ters anlamlı cümledir.
olumsuzluk içermesine rağmen aslında olumlu cümledir.
tam çevirisi " ay çok mutlu oldum, hep almaya devam et." gibidir.
o yüzden kızmadan almaya devam etmek gerekir.
çok güzeldir, ilk başta dumur durumu yaşatabilir. ilerleyen günlerde "off gül almayı unuttum" dedirtmeyen cinsten bir şahıstır. başta küfretmiş olmama rağmen ilerde saygıyla karşılarım.
çiçek verilmesinden hoşlanan kesimi gi kızlar da her insan kesimi gibi belli kişilerden oluşur. kimi pek bi bayılır çiçek verilmesine, ters şekilde asar, kurutur, sonra o çiçek kuruyup her yere yaprakları dağılıncaya kadar da atmaz. pek çirkin olur çiçek. çünkü çiçek de canı olan varlıktır. biz nasıl ölünce pek de sevimli durmuyor isek, çiçekte dalından koparılmışsa ne kadar süslü bukete konulursa konulsun yapılacak hiç bişey yoktur. o ölüdür artık. bukette çiçek armağan edenleri ne kadar salak bulmuşsam, küçük bir saksıda herhangi çiçek cinsini armağan edenleri o kadar insan bulmuşumdur. bundan güzel hediye var mıdır kurutmana gerek yok, ilgilen seninle yaşar zaten.
- songül bak sana gül aldım.
- gerek yoktu.
- neden hayatım?
- dün de gül reçeli almıştın, amcamlar da akşam ıspartadan gül lokumu getirmişler, gül suyu da var evde her akşam buramn buram kokutuyorsun, küçük osman da "gül şerbeti, gül şerbeti" diye kafamın etini yiyor. bana "gül" deme gülhan, gülemem.