Güneş burada da var
Ta ki batana kadar
Yıldızlar yine parlar
Şafak atana kadar
Bilsen şimdi nerdeyim
Çılgın gecelerdeyim
Uzun bir seferdeyim
Gücüm yetene kadar
Gonca güllerim vardı
Burcu burcu kokardı
Rengi soldu sarardı
Sevip tutana kadar
Bir yağmur ki dinmiyor
Fener söndü yanmıyor
Yüreğim dayanmıyor
Hasret bitene kadar
şükriye tutkun'un kadife sesiyle hem seven hem döven bir şarkı,başka bir şehirde denize nazır bir bankta otururken,hava günlük güneşlikken üstelik bütün bu güzelliklerin eğreti durmasının tek nedeni belki,tek başınalığıdır iki kişilik bir sevinin.
ayrılık şarkıları hep geceyi betimlese de bu şarkıda gerçekten güzel örülmüş bir karanlık var ve insana en mutlu anında bile çalınsa geceyi yansıtıyor. daha çok lisede yatılı okurken dinlediğimden sanırım bu şarkıyı duydukça yurdun penceresinden geceye bakan insan figürleri beliriyor zihnimde.
şükriye tutkundan ziyade mustafa yıldızdoğandan dinlemesi daha güzel olan şarkıdır. şükriye tutkunda güzel söylemektedir. ancak mustafa yıldızdoğanın söyleyişi daha bir derinden sanki.
vücut kimyamı bozan şarkı. duydukca ürperiyorum, tansiyonum yükseliyor. hele o cılgın gecelerdeyim derken ki bayıklık yok mu? aman allahım istemsiz olarak avuclarım kaşınıyor.
yaşamaya devam ederken karşılaşılan sıkıntılarla baş etme esnasında mücadeleci insanların kullandığı yarım kalmış cümle. Aslında pekte uygun değildir. insan böyle bir cümleyle yapacaklarını kısıtlar belkide kim bilir? Gücü yetene kadar değil var olduğu sürece savaşmalıdır insan sevdiği veya sevdikleri uğruna, boyun eğmeden dimdik mücadele etmelidir kuşkusuz...