her kız evlenmek için yaratılmışcasına evlenmeye şartlamış kendini, evlenmeden önce gezip tozar eğlenir çalışır okula gider erkeklerin canını yakar tatlı olur masum olur şirin olur seksi olur her şey olur...
evlenince bunların devam edeceğini sanır... özgürlüğünü kaybettiğini anlamaya başladığı an, bir mahkumun havalandırma çıkmasını beklediği gibi fırsat kollar...
Göz kapağında sorun olan kadındır. Küçükken dershanede bi sınıf arkadaşım vardı. Kızın gözleri sanki göz kapağı yokmuş gibi pörtlek patlamış gibi ortadaydı. Bi hafta gidemedim korkudan ama sonra alıştım. Edit: Bunu niye anlatım bilmiyorum!
orospudur bunun başka açıklaması yok. yüzüne yüzüne sen orospusun denilmelidir. madem böyle bok yiyeceksin evlenmeyecen o zaman. anlamıyorum başka yarraklar yemenin nesi zevkli?
kadınlar aldatmayan değil, anlatmayan mahluklardır. kesinlikle kadınların aldatmasına karşıyım. ama erkeklerin aldatmasına değilim. bu cinsiyet düşmanı ya da taş fırın erkeği olmamdan kaynaklı değildir. bunu kadın ve erkek kimyasının değişikliğinden dolayı söylüyorum. elbette bunu söylerken; bayanların ah ne demek!.. emrin olur, bir daha kesinlikle aldatmayacağım demelerini beklemiyorum. bir kadın aldatırsa; aksi, suratsız, pis, kancık bir kadına dönüşüyor. zavallı adama nefretle bakıyor, güya kadını ihanete o zorlamış! onun yüzünden ihanet etmiş! tüm suç onda bakışı!... ve adamdan nefret etme süreci başlıyor. kadın aldattığı için 'kötü kadın' olduğunu, orospu olduğunu, fahişe, sürtük, kaltak, kaşar, kevaşe olduğunu düşünüyor ve vicdanını rahatlatmak için, suçu adama yüklüyor. çünkü tek suçlusu "o". "O gereken ilgiyi gösterseydi, beni mutlu edebilseydi, kendimi iyi hissettirseydi, bana aidiyet duygusunu yaşatsaydı, belkide gidip amımı/götümü pompacıya siktirmek zorunda kalmazdım. tüm suç onun!.." pişman olup olmayacağı bilinmez, ama her kaşarın sonu tost olmaktır.
kadını erkeği yoktur bu şerefsizliği yapanın,
ve genelleme yapmak kadar saçma bir tespit şekli de yoktur, 3 insan tanıyıp herkesi onlar gibi zannetmek ancak bir ergene yakışır, vesselam.