ardına bile bakmadan, bu kaçıncı gidişin?
Göz göre göre her halini kabullenmişim
Giydiğim hüküm hasret,
Cezam müebbet,
Meçhulü ben, faili sen...
Temize çektiğim telefon defterimden,
Yepyeni bir hayat mıdır beklediğim?
Kendimi kaybettiğim, Asmalı'nın sokakları kadar dar yüreğim...
Hayır, hayır, gözyaşlarım değil onlar
Yokluğunda hayallerim yüzmeyi öğreniyorlar,
Hayır, hayır, gözyaşlarım değil onlar
Ellerimdeki kir, içim dışım bir,
Gözyaşlarım değil onlar...
defalarca dinlenesi, dinledikçe insanın kendini kızarak sorgulamasına sebep olan şarkı. demek ki apayrı insanlar aynı düşüncelere, duygu yoğunluklarına sahip olabiliyormuş diye düşündürür , rahatlatır.
gripin'in bu müthiş şarkısında anlatıldığı gibi, öfkeye dönüşen aşk acısı her şeyi inkar ettirir. ağlarsınız ama ağladığınızı o görsün istemezsiniz. defalarca affetmenize rağmen o yine aynı şeyi yapmıştır. çekip gitme sırası sizdedir artık ,onu affetmekle hata yaptığınızı anlamışsınızdır. cezayı bir anlamda kendinize kesersiniz böylece. hayaller yüzmeyi öğrenir mi? yoklukta her şey öğrenilir bunu da anlarsınız.
nakaratı diğer sözlerine göre biraz yavan kalmış gripin şarkısıdır. 1o numara değilse bile 9 numaradır. dinlettirir, dinlendirir, dinlenir. dinle. din. di.d.
insanın ne kadar güçsüz olduğunun kanıtı olan şarkılardan birisi. birisi geliyor, herşeyiniz oluyor ve öyle bağlanıyorsunuz ki, onsuz nefes alamıyorsunuz. ama sonra çekip gittiğinde kocaman bir enkaza dönüyorsunuz. fakat ne kadar açık yaranız olsa da, damla damla kan aksa da dizlerinizin üzerine düşmemeye çalışıyor, direniyorsunuz acılara. ve sırf o çekip giden karşısında acizliğinizi saklamak için;