her bir şirinde olduğu gibi bu şirinde de bir insani özellik vardır. her biri birer kişiliktir aslında. bu yavşak diye tabir ettiğimiz şirin efendi de çevremizde bolca vardır. herşeyi bildiğini sanıp çok konuşan tiplemedir.
en harbi şirindir.
neyse odur. olduğu gibidir.
şekil yapmaz, gülücük dağıtmaz.
insani hırslarının peşinde koşar.
sürekli polyanacılık oynamaz.
her seferinde hüsrana uğrasada yılmaz.
tekmeyi yesede surat yapmaz, tavır takınmaz.
sayesinde şirinler toplumu hep birşeyler öğrenir.
sinirli şirin ile kendisinden başka doğal olan yoktur.
şiringillerin en sevimsizi. üstüne üstlük hangi şirin karakterisiniz? diye geyik bir anket sonucunda onca şirin içinden çıkmış olduğum karakter. gözlüklerimde yok ya neyse ... *
uludağ sözlük moderatörleri tarafından hayal ürünü olduğu anlaşılamayan şirindir. sırf eğlence olsun diye ettiğim bir iki küfür bana geri gönderilmiştir. düzeltme yaptıktan sonra geriye kalan bir küçük hakaret* tekrar geri gönderildiğinden dolayı da moderatörlerimizin birer şirinler-sever olduğunu düşünmüş bulunmaktayım.
hepimiz iyi birer yazar olalım belki ilerde zall'ı görürüz değil mi sevgili yazarlar?
sesi ve tipine kadar benzerinin yaşamın içinde olduğunu gördüğüm insanın yaratık versiyonudur.. aralarındaki tek fark onun mavi oluşudur.. şirin olacak ya işte..
şirin olmuşlar ama hala insanların (pardon şirinlerin) fiziksel kusurlarıyla dalga geçmeyi hem de bir de böylesi lakaplar takmamayı hala öğrenememişler. gözlüklü şirin, ne yani içlerinden biri topal olsaydı da onlar da ona a bak topal şirin geliyor
+o bu hızla akşama anca burda olur deseydi hepimiz buna gülecek miydik. şirin baba nerde, hepinizi şikayet ediyim de kulaklarınız bir çeksin bakalım. hepiniz koca kulaklı şirinler olun da hanginize güleceğimizi şaşıralım.