insanlıkla bağdaştırılamayacak bir ayıbın skandal cümlesidir.
bakanın engelli vatandaştan nasıl özür dilediği de merak konusudur.
"engelli kardeşim, söylediğim söz için özür dilerim. ama taşeron için çalışmaya devam edeceksin. bu arada bize oy vermeni temenni ediyoruz? hadi sana yemek ısmarlasınlar, daha fazla gündemi meşgul etme..." ***
adı üstünde "bakan". sadece bakar, görmez. ama arada tarafları karıştırıyordur kimse için sakıncası olamaz. ne de olsa bu bakanın başbakanı da bellidir. malum; işçi ölümleri mukadderattır, genelde güzel ölürler vs.
bir atasözümüz vardır; "imam osurursa cemaat sıçar" diye. **
engelli ya da engelsiz, zeki ya da değil, kadın ya da erkek* her ne olursa olsun, cebinde bu ülkenin kimliğini taşıyorsan hizmet almanın ve beğenmediği şeylerden şikayet etmenin bir vatandaşın hakkı olduğunu bilmeyen insan söylemidir.
bu tarz söylemlerle, ne zaman ki bir bakan, bir milletvekili, bir amir ya da farketmez herhangi bir memur, halktan birini aşağılamaya ya da ezmeye çalışıyor; benim aklıma hep aynı şeyler geliyor ve sinirleniyorum. bunları madde madde paylaşmak isterim efenim.
- saygısızca ve aşağılar boyutta konuşmalar üzerine: türk insanı aldığı dini ve kültürel eğitimler neticesinde, amirlerine ve üstlerine karşı saygıyı her zaman bir görev bilmiş, ve bunu elinden geldiğince, azami ölçüde göstermiştir. fakat bu saygı neticesinde çoğu zaman aşağılama ve ciddiye alınmama gibi davranışlarla karşılaşmıştır. bu konuyla ilgili şu konunun anlaşılmasını istiyorum. bakanlar ya da milletvekilleri, bize hizmet etmeleri ve bizi mecliste temsil etmeleri amacıyla, bizler tarafından seçilmiş ve orada olması sağlanmış insanlardır. demek istediğim bizler tarafından görevlendirilmişlerdir. görevlendirmeyi yapan, görevlere atayan kişi her zaman amir ya da üsttür. şu durumda, bakan ya da milletvekilleri halkın astıdır aslında ve amirine karşı gerekli saygıyı göstermesi gerekir.*
- zaten yapması görevi olan birşeyi yaptığı zaman övünmek ve yapılması istenilen şeyleri yapmamak üzerine: adalet, eğitim ve sağlık, bir hükümetin ve dolayısı ile devletin, vatandaşa sunacağı en temel üç unsur değil midir? üçüne de baktığımızda hepsi yaralı, hepsi eksik. seçim çalışmaları için yapılan çalışmalardan bahsettiklerinde, görülecek şey şudur. adalet, eğitim ve sağlık sistemine getirdikleri yenilikler ve kolaylıklar vs... zaten görevi olan bir şeyi yapmakla övünmenin nasıl bir şey olduğunu birinin bana anlatması lazım, anlamıyorum zira. zaten olması gereken şeyi olması gerektiği gibi, hatta eksik olarak yaptıktan sonra alkışlanmalı mıdır? sağlık sistemini düzelttim diyorsun ama kanser hastalarına gerekli olan ilaçları karşılamıyorsun. eğitim sistemini düzelttim diyorsun, ortalıkta sehven şifreler dolaşıyor. adalet keza öyle...
Biraz evel Fox haberlerde bu haberin gidişatı üzerine bir devam haberi yapılması üzerine olay bir boyut daha atlamıştır.Sunucu engelli vatandaşın 10.000 kelimeyi aklında tutabildiği için o işi bulduğunu anlattı .Haber üzerine gelen bir yorum da bir bey Türkiye de bu kadar işsiz varken tabi ki kendisinin konuşmaması gerektiğini belirtince sunucu dumura uğradı.Türkiye ne kadar acımasız oldu ben kötüyüm sende kötü ol banane senden durumu.
insanlıktan çıkmış olan bir bakanın sarf edebileceği sözdür. yazıktır günahtır. asıl kendisi görme engellidir haberi yoktur. kur'an da geçtiği gibi, onlar var ki gözleri görmez kulakları duymaz.
Başbakanı ne ki Bakanı ne olsun denilebilecek olay. Bunun Başbakanı daha dün Engelli demeyip üzerine basa basa özürlü diyebilecek kadar Engelli arkadaşlarımız hasasiyetinden bihaber, cahil adamın teki. Gerçi sağlık bakanı Engelliyi azarlar, Milli eğitim bakanı Öğretmeni azarlar, duble yollar duble yollar.
üstüne bir de arkadaşa yemek ısmarlayın şeklinde gaflette bulunan dingildir. ulan hepsi mi böyle bunların? biri ananı da al git der, diğeri aşağılayarak konuşur. oh ne ala memleket. güdülmeye alışmışsınız siz oğlum! surata sıçsalar nisan yağmuru sanırsınız.
istifa etmesi gereken, etmiyorsa görevden alınması gereken, görevden alınmıyorsa hakkında dava açılması gereken, hakkında dava açılmıyorsa mensup olduğu partinin tarihe gömülmesi gereken bir bakan sıçmığı.