bir kördüğüm gelir, takılır kalır boğazınıza. içinizden bir şeyler akar, gider. söylenecek söz kalmaz ya da kelimeler boğazınızdaki yumrukta düğümlenmiştir. bütün bunlardan sonra gözünüzde bir damla parlayıverir. damlayamaz dışarı, anca içinize akar, içinize boşalır bir süre sonra...
japon çizgi filmlerinde çok basit ve başarılı şekilde anlatılan dramatik sahnelerdir. yuvarlak koca gözlü hacuyi'nin gözlerinin içi parlar ardından gözleri titrer.
akılda kurulmuş gerçeklerin ötesinde bir dünyanın, aniden çöküntüye uğramasıyla gönülden sızan akıntıların dolup taşması öncesi gerçekleşen son olaydır. önce bir sıcaklık basmasıyla titreyen beden, sıcağın vücudunu yakışıyla irkilecektir. teni yaşlanacaktır usul usul. insan olmanın ne olduğunu en çok o an hissedecektir, duygulara kavuşacak, duygularda boğulacaktır.
Bugün içinde bulunduğum durum.
hayattan çok yoruldum çünkü.
hep bişeyler yapmak zorundasın.
hep bi hareket, hep çaba.
hep "zorunda olmak" bir şeylere itiklenmek..
bir gün hayattan muaf olma hakkı yok mu bir günlük bari herkes her şey beni unutsa ne huzurlu...
bende sinirlenince oluşan durum, hiçbir şey söyleyemiyorsun her şey boğazında düğüm düğüm oluyor ve tabii sonra kocaman bir duygu boşalması oluyor ve ağlıyorsun.
