'artist bu, çok kitap okuyordur herhalde' gibi eleştiriler alması muhtemel sözlük yazarlarıdır. birde üniversitede 'bölümün tıp mı yoksa' diye sorarlar.
son dönemde kemik gözlük modası patladı, pek bir entel, zengin arası bir etiket koydular üzerine. okul yıllarında "dört gööz dört gööz" diye dalga geçen tipler gitti, havam olsun diye gözlük takanlar çoğaldı. e bu yazarcık da rahat etti. moda insanın kendine yakışanı giymesi(takması) değilmiş meğer. lens firmaları panikte.
artı parantez açayım ki göz numaram 5.5-6. yatın kalkın rabbinize şükredin.o rengini beğenmediğiniz gözleriniz görüyorsa yerinizde olmak isterdim hanımlar beyler.
gözlüğü yalnızca derslerde takan sözlük yazarıdır. sırf karizma olsun diye değil. tahtayı görebilmek için sadece. yoksa gözlükten "pis, kaka o" diyerekten bahseder. sevmez onu. ikinci plana atar hep.
(bkz: evet o benim)
yıllarca bilgisayara baktım, playstation'u televizyona yakın mesafeden oynadım, göz sulanması şikayetiyle doktora gittim. o kadar gözlük takmak istedim yakışıyor bana diye. her doktor "seninkinden sağlam göz görmedim" diyerek yolladı beni. ulan en azından bi dinlendirici falan verseydiler. yok.
an itibariyle gözlüklerimi 5 dakikalığını çıkardım ve acımaya başlayan gözlerimle dahil olduğum güruh. ulan ben de keskin gözlerimim var yok şöyle iyiler diye hava atardım şimdi gözlüklü oldum vay amk.
en son 2 sene önce doktor 5.5 derece miyop 0.5 derece astigmat demişti. normalde 6 ayda bir kontrole gitmem lazım neden 2 senedir gitmiyorum bilmiyorum anasını satayım. yakında gidicem ama kimbilir ne kadar ilerlediler of.