nasil bi koordinasyonsuzluktur, kisileri ve kurumlari arasinda nasil bir anlayis farkliligidir, fantastik olaylarin nasil bir sentezidir anlayamiyorum.
saglik bakani cikar aşı olun der, basbakan cikar "ben olmam" der; basbakan "darbe belgesi olayinin pesini birakmayiz" der, "genelkurmay baskani 'kağıt parçası' der", mahkeme "islak imza" der; yök katsayi farklarini kaldirir, danistay karari bozar, yök itiraz eder; hukumet acilim yapar, muhalefet "teroristle muzakere" der, hukumet "uzlasma ortami" der, dtp "apo'ya ozgurluk" der; memleketin her yaninda molotof kokteylleri atilir medyanin bir kismi haber bile yapmaz, bir kismi "acilim mi istiyodun al sana acilim" haberleri yapar, bir kismi arkadan muzik esliginde yanan kizin goruntusuyle ajitasyon yapar; safak sezer ergenekon'da sorguya cekilir, colin kazim seks alemi yapar, daum kokain ceker, birisi damacana s.ker, oteki g.tune soda sisesi sokar, besiktas kupadan elenir, ertem sener insanlari her yerinden öper, yildirim demiroren yeter.
kafa mi buluyosunuz bu insanlarla ben anlamadim ki.
halkın seçtiğine saygı göstermeyen, ülkeyi babasının malı gibi kullanan zihniyetin kirli ellerini ülke üzerinden çekmemesi sonucu olur bu durum. halkın özgür iradeysiyle başa geleni illegal yollarla ordan indirmeye çalışan ve buna karşı çıkanlar olmak üzere 2 ana kutupta incelenir bu götü başı ayrı oynama durumu. seçimle gelen ancak seçimle gider. bu demokrasinin gereğidir. ama demokrasiyi korumayı kendine fazife edenler 1900 lü yılların demokrasisiyle çağımız demokrasisi arasındaki farkı daha ayırt edememişlerdir. demokrasi sanki kendi tekellerindeymiş gibi istedikleri zaman müdehale edenler halkın özgür iradesini hiçe saymaktadır. halkta saf değil tabi bunu görür gereken cevabı sandıkta verir.