uzun yolları kısaltan erkek aktivitesi. şöyle ki; eski evimden istiklale çıktığımda bir şekilde dışarı çıkış sebebim olan işi haletmek için orta bölgesinde bulunduğum istiklal caddesini ya aşağı ya yukarı tarafa doğru arşınlamak zorunda kalırdım. gezmeye geldiğinizde yürümek iyi ama hergün hergün istiklal kalabalığı insanı yorar. bende istiklale çıkar çıkmaz radarları çalıştırıdım. güzel bir göt ya da tramvay gelene kadar bekler hangisi önce gelirse ona takılmak suretiyle yolculuğumu kısa ve eğlenceli bir hale getirirdim.
edit: ayrıca bu başlığın orjinali göte kilitlenmekti, kesme ve kilitlenmek arasındaki farkı biz erkekler olarak biliyoruz ama neden böle oldu çözüttüremedim.
yolda yürüyüş esnasında hedefi başınızın eğiklik açısına denk getirmek ve
yürüyüş hızlarını* stabil hale getirmek metodları eş zamanlı kullanıldığında hedefine ulaşan karşı cinse yaklaşım biçimi. bunun yanısıra karşı istikametten gelen bir tanıdık var mı yok mu ara ara bakmak gerekir ki karşıdan gelen anne olsun teyse olsun bizi kınamasın, sapık muamelesi yapmasın. bunun yanısıra son not olarak kesilen dötün sahibi adımlarını yavaşlattıysa* ve hızınızı azaltırsanız* kendinizi ele
vericeğenizi düşünüyorsunuz her zaman işe yarayan ayakkabıyı bağlama numarası
işe yarayacaktır. bu yüzden yaz gelmiş ayaklar fer fecir kokmuş olabilir ama
yine de siz siz olun bağcıklı birşey giyin öyle sandalet felan ferah olur lakin çok riskli olur. iyi seyirler.
edit: (bkz: popoya bakmak sevaptır)
ortaokul yıllarıydı. o yılın popüler salaklığı, kumaş pantolonlu arkadaşın götüne en savunmasız anında parmaklar aynı hizada olmak şartıyla yukarıdan aşağıya doğru sadece tırnakların göte temas edeceği ani bir hareketle vurmak, götü yakmak, arkadaşı kıvrandırmaktı. götü yanan arkadaşın yüzündeki o anlık acı hissi çevredekilerin gülmesine, sizin de öneminizin artmasını sağlıyordu. bu konuda ehilleşen arkadaşlar o dönem okulda popülerleşip sonradan önemlerini yitirmişlerdir. bilmeyen kişi yaptığında götten çok kendi elini de acıtabilir. denemeyiniz.
