Günümüzde pek çok kişinin arkasında bayrak tuttuğu vaziyetlerdendir. Başımızdakilerin getirdiği baskından müslümanlığın iyisini, güzelini ve amacını anlamadan körü körüne bağlanan bağnaz ve yobazlar bu kesimi oluştururlar. Hatta başımızdakiler benim gibi düşünüyorsanız sizinle aynı fikirdeyim diyerekten bu kişilere bu yola zorla sevk etmişlerdir. Ancak islam bu kadar ucuz bu kadar gösteri mahiyetli bir olay değil.
Gün geçmiyor ki sözlükte olsun hayatta olsun insanlar başkalarını yargılama yetisini kendinde bulmasın. Yüce allah a şirk koşmasın. Kendini karar mekanizması olarak görmesin. Bunlar oluşmamış bilgi birikiminden olduğunu zannetmekteyim. islam hoşgörü dinidir. insanların ikili ilişkilerini iyiye, doğruya sevk etme dinidir. Kimseyi yargılama veya zorla yönlendirme dini değildir. Allah insanların kendi öz iradeleriyle iman yoluna girmelerini ister zorla veya yaptırımla değil.
Sözlükte de dış hayatta da insanlar gördüğüm kadarıyla islamı, müslümanlığı reklam gibi kullanıyorlar. Siyasete veya insan ilişkilerine yansıtıyorlar. Ancak iman allah ile kul arasında yapılan bir icraat iken başkalarına göstermek niye? Burada bile oruç tuttuğunu birilerine haykıra haykıra söylememen gerekirken(çünkü bunu allah için yapıyorsun) bağıra çağıra oruçluyum demek niye?
Biraz daha hoşgörü dinine sahip olduğumuzu unutmayın. insanların cennete yada cehenneme gireceğini biz değil değer yargılarımız değil. Allah'ın ta kendisi karar verecektir. Cehenneme gideceğini düşündüğünüz insanın arkasından gıybet yaparak onu doğru yola sevk etmezsiniz. Aksine sizde kötü yola günah işleyerek dahil olursunuz. O yüzden lütfen dininizi, imanınızı allah u teala ile yaşayın millet ile değil!!(en azından gösteriş uğruna değil)
çamlıca da bir yerde arkadaşın düğünü vardı. düğün alanının yanında neredeyse duvara bitişik boktan bir bina vardı sıvası duran ama boyası yapılmamış. kocaman bir balkonu olan bu binanın balkonunda tipini si. neyse tipini hiç beğenmeyeceğiniz adamlar mevcuttu. ben o balkonda duramazdım çünkü bildiğin ilgi odağı oluyordun.
neyse bir müddet sonra bu mal adamlar kendilerini göstere göstere namaz kılmaya başladı. oysaki düğündeki müzik gayet yüksekti ve içeri geçip rahatça ibadetlerini yapabilirlerdi. Ama yapmadılar... kıble de tam piste bakıyordu bakın şu işe...
uzunca adamları kestim aşağıdan. pistte oynayan karıları kesiyordu pezevenkler. bir yandan da namaz kılıyorlardı...
Not: emin olun abartısız gerçek bir hikayedir. düğün istanbul çamlıca'da yapılmıştır. öyle kabataş olayı gibi sallamasyon değildir.