uyandiginiz da yer-gok-zaman kavramlari birbirine karisiyor. once ruyada gordugunuz kisileri yaninizda ariyorsunuz, sonra nerede oldugunuzu anlayip zaman kavramini yerine oturtuyorsunuz. ardindan da aglaya aglaya sevdiklerinize telefon acmaya basliyorsunuz.
not: ruyamda iki kere kiyameti gordum, birinde "deccal gelmis mi" diye laf ediyodum, digerinde " israfil birazdan suru ufleyecekmis diyodum. allah hayirlara cikarir umarim.
the evil dead adlı filmde ki, kötü ruhların sizi ağaçlık alanda kovalaması olan rüyadır. efendim ben bu rüyaları haftada bir kez ya da ayda bir kez yaşarım. zaten benim şuanki duygularımı anlamanız için o filmi izlemeniz gerekmektedir. çocukluğumdan beri görürüm bu rüyaları...
tam malum işe girişecekken pijamanın batması. tamam batacaksın illa ki ancak bekle girişelim ondan sonra bat. yani heyecan verici bir rüyanın yarıda kalması da bir nevi kabustur.
bir yıla yakın bir süre boyunca her gece görülen kabustur. aynı karanlık yolda koştuğunuzu gördüğünüz, canınız çıkana kadar iki yanı ağaçlarla kaplı o yolda koşarsınız. sonra ağaçlar son bulur, masmavi bir deniz ve dibini göremeyeceğiniz bir uçurumla karşı karşıya kalırsınız. istisnasız her gece o uçurumun kenarından düşüp küçük bir ağaç dalına asılı kalmış haldeyken uyanırsınız. o uçurumun kenarındaki dala tutunamayıp düştüğünüzde ise kabusunuz bir daha hiç sizi rahatsız etmez.
erkek olup birisinin sizi becerdiğini görmektir herhalde; zira uyanınca kabus ne olursa olsun geçer gider ama bu yine de insanı kötü hissettirir. ******
askerlige ali$ma doneminde, aile, kiz arkada$ ve askeriye ortaminin kotu gidi$leri ust uste gelmi$tir ve bir gece kogu$ta uyuyorken, nobetci cavu$un silahlikta bir asker ile tarti$tigina kulak misafiri olup, sonrasinda silah sesi duyup, cildiran cavu$un mp5 ile tum kogu$u taradigini ve sizi de oldurdugunu gormektir.