hz. ömer e birgün bir dinsiz sorar *
-neden görmediğin şeye inanıyorsun ibadet ediyorsun ya yoksa der
hz.ömerin cevabı adeta bugüne tokat gibi niyetindedir
- ya varsa. o zaman hangimiz kaybetmiş olacağız der.
olabilir, inanmak icin gormek gerekmez. montaigne demis ki "en cok inandiklarimiz, hakkinda en az sey bildiklerimizdir".
konsepti bir fikra ile aktarmaya calisiyim: bir kalifornyalı demiş ki, "göster inanayım." teksaslı da demiş ki, "avcuma koy inanayım" ordan da new yorker cikmis, "sok da inaniyim" sonra floridali bagirmis "agzimin icinde hissedeyim de inanayim" obur taraftan namik kemal cikmis, al o zaman demis balta sapini cikarmis. degil mi? degil mi?
- şu adam görmediği kavrama inanıyor kamil abi.
+ neye neye?
- görmediği kavrama.
+ kavram ne demek ragıp?
- yalin haliyle; zihinde oluşturduğumuz tasarım(#69476).
+ ya inanç?
- yine yalın haliyle; zihinde oluşan düşünceye gönülden bağlı olmak(#96621).
+ bana düşünceyi tanımlar mısın ragıp?
- düşünme ürünüdür kamil abi(#100121).
+ bırak olm sözlükten bakmayı, bana düşüncenin ne demek olduğunu söyle?
- zihnimizdeki sesler mesela, düşüncelerdir. hayallerimiz gibi.
+ düşünceleri görebilir misin?
- hayır. görmeme de gerek yok, var oldukları çok belli değil mi?
+ çok belli ragıp. aferin ragıp, aferin..
peki soyut olan aşka sevgiye neden inanıyosun madem diye sorulacak varlıktır. aşkı görüyor musun da inanıyosun ama sorsak aşıksın, aşka ınanıyosun ve sevgiye da inanıyosun. aynı şekilde Allah inancı da kişinin kalbindedir görmez ama hisseder ilahi bir yaratıcıyı. tabi ben aşka da sevgiye de inanmıyorum da diyebilirsin. ki bu durumda acınılacak haldesin aşkı sevgiyi tatmamışsan senin ne dünyan kalmış ne de ahiretin be dostum.