iyiliğin yüze yansımasıdır. sokakta yürürken önüme bakmadan bir adama çarptım, elindeki beyaz bastonu farkettim ve hemen afedersiniz, afedersiniz dedim. yüzündeki o masum gülümsemeyle asıl ben özür dilerim dedi. sesi öyle naif, öyle içtendi ki. yürümeye devam ederken beynimde sesi yankılandı, gözlerim yaşlara boğuldu.
Anlamsız değildir o. Fiziksel engeli olan insanların diğer duyguları gelişmiş olur genelde. Çoğu da farkında görmedikleri dünyanın ne kadar boktan olduğunun ve mutlular.
görmediği için daha iç dünyasına odaklıdır bu yüzden kafasından geçenlere gülen biridir. öyle zannediyorum, bu bir his kanıtı olabilir mi? bilemem. hem bilsem nasıl söyleyebilirdim ki?
"yaşamak her şeye rağmen güzel" anlamını taşıdığını düşündüğüm gülümsemedir. şahane bir isyan.
ayrıca görme engelinin dünyanın güzel bir yer olduğunu farketmeye engel olduğunu sanmıyorum. bu insanlar bizden fazla gelişmiş( bu bir mecburiyet) duyularıyla her şeyi duyuyor ve hissediyorlar. bu yüzden "görselerdi gülmezlerdi" tespitine katılmıyorum.
Çok sık olmasa da onları gördüğüm her an içimden birşeylerin koptuğunu bedenimin ağırlaştığını suratımın terlediğini hisseder onlar için yapabilecek birşeyimin olmadığı için kendimden utanırım.
Gülümsemek için illa görmek mi gerekir? Güzel şeyler hissediyorlar diye gülümseyemez mi bir insan? Siz mesajlaşırken veya telefonla konuşurken sizi gülümseten birileri olmadı mı hiç?
yok bizden biri gibilermiş gibi bilmem ne. görme engelli olan da zihinsel engelli olan da hepsi bizden biri. senin gibi düşünce engelli ilerizekalı şükretme özürlüler yüzünden o insanların gönlünü almak ihtiyacı hissediyo normal insanlar zaten.