Üç sayfalık uzun bir metin olan rüya. Rüya içinde rüya gördüm, üçüncü katmana inecektim ki, rüyada yangın çıktı. Kadının biri alevlere suyu dökeceğine üzerime döktü. Alev gibiysem demek ki. Uyandım. Ve hemen kaleme aldım. 2 öykü, 3 şiir çıktı içinden. Bereket versin. Rüya da olmasa şiir yazamayacaz.
yaklaşık yirmi yıl önce kaybettiğim babamın bugün rüyamda tekrar öldüğünü ve cenaze hazırlıklarını gördüm. benim için çok ilginçti. şu an ki yasimdaydim ve üzgün değildim. sadace çok saskindim çocukluğumda ki gibi. ve yıllardır en çok uzuldugum şey de babamın öldüğünü sezdigim o kalabalık kaos günü aglamamis olmamdır. keşke rüyamda bari hüngür hüngür aglayabilseydim.
ruyamda agzimda bir sac teli var bir turlu cikaramiyorum.
off tutuyorum cektikce kalinlasiyor cektikce cogaliyor cektikce uzuyor.
bogaz midemden o cekilme hissi geliyor ben cektikce saclar agzimdan cogalarak cikiyor.
bolgesel kelligim var arkadaslar.bu durumu takinti hic yapmam. ama cikan uzun siyah kadin saci.
Babam ölüyordu sonra da etinden konserve yaptılar. Marketleden toplayabildiğim kadar konserve topluyordum delirmiş gibi. Sonra babam bir anda geldi ve o konservelerden birini yedi. Mal gibi uyanmıştım o gün.
birkaç sene önce dizi şeklinde gördüğüm rüyadır. birkaç gün arayla yeni bölümünü görüyordum. sallamıyorum ha cidden böyleydi o yüzden tuhaf diyorum zaten. köyü teröristler basıyordu. biz de mücadele ediyorduk ama her bölümde farklı şekilde oluyordu baskın, bazen önceden haber alıp savunmaya geçiyorduk bazen aniden basıyordu ne yapacağımızı bilmiyorduk.
Acayip saçma salak bir rüyaydı. Birisi derinden bir sesle gel bir plak yapsak bir Eminem bir de riki Martin gerek gel bu plağı bozsak bir tornavida bir çekiç gerek diyordu. Uff acilen güneşin altında çalışmayı bırakmalıyım.
en son rüyamı 6 yaşında gördüm onda da ışığın etrafında bütün peluşlar dönüyordu sonra da gördüğümü hiç hatırlamıyorum üzücü biraz. keşke rüya görebilsem hatırlayabilsem.
Yakın zamanlarda gerçekten ölmüş olan bir komşumuzun evindeydik. Evde eşi, bir komşumuz daha ve görmediğimiz, bilmediğimiz biri olan kenan diye genç bir akrabaları vardı. (Normalde kenan diye bir tanıdığımız var ama bizim hemşehrimiz, onların değil.)
Annem biber dolması getirmişti ve çantasıyla birlikte koltuğun altına koydu. *
Diğer komşumuz "birkaç tane yiyelim" dedi. Sonrasında anmemin çantasını açtığını ve içinin bomboş olduğunu, cüzdan vs. Yerine ıslak bez tepilmiş olduğunu gördüm. Annem ağlıyor, bağırıyordu "çantamdakileri çalmışlar" diye.
Bunu da o kenan isimli tanımadığımız kişi yapmış ve sırra kadem basmış. Annem, merhum komşumuzun eşine "bir arayın konuşun" diyordu. O da "ben ne yapabilirim, almış kaçmış bir daha telefonu açar mı" diyordu.