sultanın sarayında birgün çin ressamları: "biz türk ressamlarından daha ileri, daha hünerliyiz." diye bir iddiada bulundular. buna karşılık türk ressamları: "hayır biz daha üstünüz. bizim hünerimiz daha ileridir." diyerek bu iddiaya karşı gelirler. bunu işiten sultan, ressamları imtihan etmeye karar verir. her iki memleketin ressamları hazırlanır, karşılıklı fakat birbirine bakan iki odaya çekilirler. çin ressamları, kendilerine ayrılan odanın duvarını renk renk resimlerle donatırlar. türk ressamları ise odanın karşısına gelen kendi odalarının duvarlarını sadece cilalar, ayna gibi parlatırlar. öyle ki, çin ressamlarının yaptığı resimler, türk ressamlarının odalarının duvarına daha parlak bir görünüşle aksetmektedir.
sultan, önce çin ressamlarının odasına girer, resimleri beğenir. sonrada türk ressamlarının odasına girince aynı resimleri daha parlak daha güzel görür ve türk ressamlarını takdir eder.
böyleced türk ressamları, hiç resim yapmadan, sadece çin ressamlarının eserlerini bin bir hünerle cilaladıkları duvarda aksettiedikleri için daha hünerli sayılırlar.