gölgeni çek göremiyorum

entry2 galeri0
    1.
  1. tirnak yanlarindaki unutulmus ve bayatlamis parmak-kenari etini yerken uzerine dokulebilecek, ketcaptan uzakta ama mayonezin hemen yaninda duran tatli-eksi sos kivaminda bir deyim. hatta onun da biraz limonlusu.
    ****

    ..ya da neyse kalsin orada, bozmayayim rahatimi. karanlikta gorebilmek gerekir, gormeliyim yoksa karanlik yok olurken bir anda ortaya cikanlar devrelerimi yorar, sapitirim. yanliz, isiga alismaya calismakla ilgili de degil. bak simdi kicimdan urettigim ikinci sinif aforizma ile daha iyi anlatabilirim; "karanlikta gorunenler, aydinlikta farkedilmeyenlerdir". nasil ama? oh beybi, guzel acikliyor.

    bos evin dumanalti olmus odasinda gorunen hafif renk tonu degisikligi, yeni dusuncelerin pusu. yaklastikca merak uyandiriyor, ama heyecan yok, cok garip. koyu bir duvar ileri geri hareket ediyor, ve ben bunu yaklastigi anda verdigi sicakligini uzaklasirken uzerimde biraktigi titremeyle gorebiliyorum, sonrasinda hicligin olmayan bir yerinde kendimi sardigim bedenimle kasilip kaliyorum. tavan kulagima egilip kapat gozlerini diye zevksizce fisildiyor, tutku ve sehvet yok, istek yok, tahrik olmuyorum. gozlerimi kapatinca beklentilerimin olmadigini farkediyor, kabuslarimdaki siyah noktalari duslerimdeki gri cizgilerle birlestirip, olusan monokrom renk salatasindan en lezzetli goruneniyle beynimin sevismesine izin veriyorum. fakat, acilan gozlerim bana orgazmsiz bir sevisme, teri coktan kurumus bir ten sunuyor. vucudumdaki ellerin sahte sicakligi daha aynaya bakmaya utanirken neden karnimi seviyor ve bana sariliyor, o anda anlamlandiramiyorum. ugrasamam, ufledim ve gitti.

    biraz basimi dogrultup boslukta ucan rakamlari ve harfleri deniyorum. goz kirptigim anda onumde bitiyor, tabiki gelirken yaninda arkadaslarini da sunuyor. kalabaligi sevmem, zevkime gore secip, siraliyorum, kendimi guldurmek adina sayilardan altmis iki den tavsan yapiyorum. harfleri ust uste bindirip yuvarliyorum, tanimadigim isimler ve simalar olusturuyorum. ruyalarimda catisindan kendimi yere biraktigim yuksek binalarin sokaklarinda ayakta dikilip, ben zevk alirken aptalca bir yuz ifadesiyle timsah gozyaslari doken kohne ve fahise suratlara benziyorlar. kural koydum, her harfi yalnizca bir kez kullanarak yazacagim. fazla ugrasmadan derdimi anlatiyorum; "ölün artık". artik kurumus birer cesetler.

    ucuncu bardagin sonuna gelirken, her seye aydinlik vermeye calisan orospu gun isigi gozlerimden baslayarak dusuncelerime tecavuz etmeye yelteniyor. ancak, karanliga odaklandikca gunesin orospulugunu yansitan objeler once soluyor, sonra yok oluyor. neye baktigimi, neyi gordugumu ve ne duydugumu simdi daha iyi hissediyorum. onumde ilerleyen bir sey, beni cagirdi, ben de ardindan yuruyorum. simdi de arkama gecti, durup beni izliyor. hosuma giden bir baska nokta; ayaklarimizin uc uca temas etmesi.. boyle beklemek heyecanli.
    2 ...
  2. 2.
© 2025 uludağ sözlük