özgürlük gökyüzü.
başka tarif edecek bir sözcük bulamadım. hani duygular kapsüllere konulup da anlatılabilse karşımızdakilere; gökyüzü sonsuz bir özgürlük, umut ve koşmak gibi sanki.
bu gece yine güzel olandır. ara sıra yaşadığım dünyayı benimseyip onu sevmekten çok gökyüzünü sevip ona özlem duyuyorum ben ve bu daha çok hoşuma gidiyor. sanırım beni kendisine bu kadar çok fazla "gel hadi" diye çağıran başka bir yer yok. bazen düşünüyorum, ölmeden önce ben öldüğümde beni yakıp küllerimi de uzaya atacak birilerini bulmalıyım diyorum. bunun sadece küçük bir matematiksel ihtimal olarak orada bir yerlerde durması dışında gerçekte hiçbir şekilde olamayacağını da biliyorum. her şeye rağmen şahsımı huşu içerisinde bırakan o yerde bulunmanın hayalini kurmayı dahi seviyorum.
Sabah sabah gokyuzunun sonunu getireyim dedim dakikalarca bakmama ragmen bosluktan baska bir sey elime gecmedi ama cok guzelmis la gokyuzu basinizi kaldirip gokyuzune bakarmisiniz ne kadar mavi oldugunu goreceksiniz.
--spoiler--
tutuk bulutlar arasında duran yağmur damlası ben
olanların karmasıyım, kafiyeler atlasın
bütün yılanlar ortasında tek başına kalması
okyanuslar ortasında güveniceğin tek atlasım
istanbul'un martısıyım, aptalın akıllısı
matematiğin artısıyım, adaletin tartısı
kış gününde atkısıyım efkarında şarkısı
çünkü bende kafiyenin gelmez ardı arkası
--spoiler--