Masumdur, kıyamam yaaa. Bi de bunlar o taş kafalarıyla dış güclerin oyunlarini çözüp, puroceleri çökertiyorlar ya taşaklarımi sıka sıka on yedi dakika gevrek erol taş kahkası atıyorum. Eved.
müslümanlar peygamberin miraçta göğe çıktığına;
ayı eliyle ikiye bölmesine;
cebrailin gökten indiğine;
öldükten sonra dirilmeye;
hz.ademin 950 yıl yaşadığına;
hz. musanın denizi ayırmasına;
hz.nuhun gemisine ve daha nice şeylere inanıyorda,
gökten koç indiğine mi inanmayacak!
müslümanların bunlara inanması,
sizin yaradılışınızı inkar edip her şey kendi kendine oldu
tezinizden daha akıllıcadır.
kabahat sizi insan yerine koyanda, burdan cevap vermeye çalışanda zaten.
18 YY'da ortaya atılmış ve günümüzde bilim tarafından % 100 ispatlanmış evrim gerçeğinin neresinde "insan maymundan" geldi deniyor ciddi merak ediyorum. Yani evrim üzerinde tezi ve araştırması olan hangi bilim adamı ve bu bilim adamlarının ispatladığı gerçekten haberdar olan insan "insan maymundan gelmiştir "demiştir!
Gayet iyi bilindiği gibi maymundan filan bahseden kimse yoktur. Dini mitolojilere ve masallara inanan insanların cevap bulamayınca çamur at izi kalsın şeklinde yapmaya çalıştığı ucuz/cahil demagojiden ibarettir "Maymundan geldiğine inanıyong emme meleğin boyunuzundan tutup gökten yere koç indirdiğne inanmıyon" demek!
Evrimi kabul etmeyen insanın bilimin hiç bir söylediğini kabul etmemesi, tıbba, arkeoloji, tarih, kimya, fizik vb. hiç bir bilim dalını kabule etmemesi, bilimin icat ettiği teknolojik hiç bir şeyi kullanmaması ve tamamen dışlaması gerekir!
Öyle bilimden işine geleni alıp inanmak ve kullanmak, işine gelmeyeni de almayıp inkar etmek olmaz!
evrime inanmıyorsan radyo frekansına, aşıya, doktorun yaptırtığı tedaviye, röntgene de inanmayacaksın! Tıbbı geliştiren bilim ile evrim gerçeğini ortaya çıkaran bilim aynı bilimdir. Bilimin bütün alanlarında çığır açmış ve devrim yaratmış bilim adamlarının tamamı evrim gerçeğini de kabule etmektedir. Çünkü bilim ispatlanana ve somut delili olan her şeyi kabul eder, yalan olduğu ispatlanmış hiç bir şeyi de kabul etmez! Henüz ispatlanamamış şeyin de doğruluğunu veya yanlışlığını ispatlamak için çaba gösterir, araştırma yapar, % 100 veri elde edince de o teorinin gerçek veya yalan olduğuna karar verir!
"insanın maymundan geldine inanıyonuz" diyen dallamaya burada saatlerce evrim teorisini anlatmak, 4,54 milyar yıldan daha yaşlı olan dünyanın bunca yıllık gelişimini, canlıların ortaya çıkışını tek tek anlatacak değiliz!
Evrimi kavramış insanlara "Siz maymundan geldik diyorsunuz" diyen insan açacak interneti "evrim" nedir tek tek bakacak! evrendeki yıldızların oluşumu, dünyanın oluşumu, üzerindeki bütün yaşam formlarının oluşumu ve bunların evrimi tek tek delilelri ile ispatlanmış ve insanlığa sunulmuştur!
"Gökden goç indine inanmıyonuz emme Maymunda geldimize inanıyonuz" demek elektrik telinden geçen elektriğe inanıyorsunuz ama Noel babaya, Cin ali ile Nasrettin hocanın arkadaşlığına vs. inanmıyorsunuz demek kadar boş bir demagoji ve gözle görülür inkardır!
Gökten dünyaya meteor düştüğü gözle görülmüş, bilim ile binlerce farklı çalışma ile ispatlanmıştır. Ayrıca uzaydaki cisimler, Meteorlar gözle görüle bilir! Uzay boşluğuna çıkan herkes geçtim onu hatta teleskobu olan herkes kabak gibi göre bilir!
Ancak Oksijensiz ortamda yaşayan, Atmosferi aşıp dünya dışına ve içine çıka bilen, uzay boşluğunda o gezegen benim bu galaksi senin geze bilen bir koyun/Koç türüne veya dünyada bulunan bir yaşam formuna rastlanmadı!
Deneyi basittir al bir koyun, 50 KM gök yüzüne çıkar hayatta kalırsa dünya dışından da gele bilir! Al bir koyun uzay aracından dünyaya bırak atmosferden geçerken kavrulmaz sa o koyun UFO gibi her yere iner çıkar!
Uzayda oksijen olmadığına inanmayan ve/veya koyunun da oksijenle yaşayan bir canlı olmadığını da iddia edecek kadar şuursuz bir insan oğlu yoktur sanırım!
insan bir kendine sormalı!
Bir yandan evrendeki her olayın doğruluğunu veya yanlışlığını, geçerliliği % 100 ispatlanmış araştırma ve testlerle analiz edip neyin gerçek olduğuna neyin yanlış olduğuna karar veren, henüz ispatlanmamış hiç bir şeyi var veya yok saymayan bilim ve bunu takip eden insanlar! (Dini hurafelerin ve dinlerin yalanları ispatlanmıştır)
Diğer yanda aşağıdaki vb. hikayelere inanan ve gerçeği bunalra dayayarak belirleyen insanlar vardır;
Musa diye Mısır vatandaşı bir adam vardı, bu adam bir gün bir dağın tepesine çıktı, indiğinde "Ben tanrının elçisiyim" ben ne dersem tanrı dedi sayıp itiraz etmeden ne dersem ona inanıp yapacaksınız dedi! Bu adam sonra kendine bir kaç yandaş topladı. Yandaşlarla birlikte kendi görüşlerine inanmayan diğer insanları çoluk çocuk demeden kesip doğradılar.
Sonra Musa ve Yandaşları içinde yaşadıkları Mısır devletinden özerklik talep ettiler ama Firavun kabul etmedi! (Tabi bütün Mısır krallarına Firavun dendiği için bu Firavun hangi kral asla ismi bilinmez) Firavun kabul etmeyince Musa ayaklanma çıkardı, her yeri yakıp yıktılar, doğan bütün çocukları katlettiler!
Bunu gören Mısır Kralı (Firavun) ve koca Mısır ordusu Musa'nın peşine düştü!
Musa baktı Mısır Ordusu ile savaşamaz, bu sefer on binlerce Yahudi yani yanında katliam yapan insanlarla kabile halinde çoluk, çocuk, yaşlı, kadın vs. yayan kaçmaya başladılar!
Tabi binlerce atlı ile Musa ve kabilesinin arkasından son sürat gelen Mısır ordusu yaşlı, kadın çoluk çocuktan oluşan bu kabileye bir türlü yetişemedi! Tam Kızıl denize gelince yaklaşmayı başardı!
Musa baktı kaçış yok, elindeki ZOPAYI denize bir vurdu deniz ikiye yarıldı, ortada koca bir yol açıldı! Çoluk çocuk Yahudiler koşa koşa bu yarığı geçti, ama tam arkalarında binlerce Atlı Mısır ordusu onlar kadar hızlı değildi, yarığın tam ortasına geldi, Musa bir daha ZOPAYI denize vurdu ve deniz kapandı Mısır ordusu olduğu gibi yok oldu!
Tabi tarihindeki her bir olayı en ufak ayrıntısına kadar kaydetmiş, bütün savaşları olayları vs yazmış Mısır, Yüz binlerce insanın öldüğü, Koca Mısır ordusunun yok olduğu, Kralın öldüğü bu olayı hiç kaydetmeyi akıl edememiş!
Ne hikmetse Musa ve çetesi kaçtıktan sonra da etraflarında bulunana hiç bir medeniyet, millet vs. Musa ve çetesi adlı bir gruptan bahsedip bunu tarihe işlemeyi akıl edememişler!
.............................................
Bir gün Nuh adamın biri dünya sular altında kalacak demiş, ben bir gemi yapacağım, içine bütün canlılardan bir çift alacağım, ayrıca inanan insanlar da içine dolduracağım demiş!
Tek başına dağın tepesine çıkıp, o tepede koca bir gemi yapmış! Nasıl bir gemi ki içine her biri 4 metre boyunda 7 ton ağırlığında 2 fil, 3-4 tonluk gergedanlar, su aygırları, 400 Kiloluk aslanlar, kaplanlar, panterler, leoparlar, çitalar, 200 Kiloluk goriller, şempanzeler, bir çok maymun türü, Kartal, atmaca, karga vb. bütün kuş türleri, Timsah, Kobra, Anakonda, kertenkele vb. sürüngenler, inek, manda, geyik ceylan, ipek böceği, arı, ayı, kurt, çakal tilki vb. bütün hayvan türleri doluşmuş!
Yani şu anda dünyanın en büyük uçak gemisinden 10-20 kat kat daha büyük bir gemiye dahi kaç tür hayvan sığdırılır, bir kaplan ile ceylanı, Bir fil ile aslanı, Bir kurt ile geyiği vs. aynı alanda tutmak için nasıl bir kafes, besleme sistemi, kanalizasyon sistemi vs. gerekir bunları sormuyoruz!
Sonra sel olmuş, Sel geçince Nuh bütün hayvanları salmış, bu hayvanlar kendi doğurdukları yavruları gene kendi doğurdukları diğer yavrularla çiftleşerek soyları hiç bozulmadan, genetik hastalık yaşamadan bu güne gelmişler!
Bundan 2000 yıl önce Meryem diye bir kadın hamile kalmış! hemde şu kadınların koyun, inek kadar dahi hakkı olmayan, sokaklarda tecavüz etmenin, öldürmenin neredeyse serbest olduğu çağlarda!
Meryem'e sormuşlar; "Meryem hayırdır, sen bekarsın, bu çocuk nasıl oldu" diye! Meryem de "Be kimse ile cinsel ilişkiye girmedim, çocuk kendi kendine doğdu, bunu Tanrı karnıma koydu" diye.
Soranlar; "Hııııı" demiş! iyi tamam, sen kimse ile yatmadığına göre bu çocuğu olsa olsa Tanrı karnına koymuştur, o zaman bu çocuk peygamber, hatta tanrının oğlu yani tanrı demek"!'
Meryem" Abi evet evet, gerçekten de öyle"
Neyse gel zaman git zaman, Meryem'in oğlan büyümüş, genç kumral uzun saçlı, açık tenli, uzun boylu, atletik, yakışıklı adama dönüşmüş, kadınlarla arası da çok iyiymiş! (Hemde herkesin kap kara olduğu, fırça gibi kıvırcık yağlı saçları olduğu bir yerde) Ama fakir bir adam imiş. Bu adam bir gün bir tepeye çıkmış biraz kalmış ve aşağı inmiş!
Aşağı inince Romalılara demiş "Ey Romalılar, siz neye inanıyorsanız yanlıştır, bana çıktığım tepede vahi geldi, ben peygamberim, tanrının oğluyum, ne dersem inanacak, tanrı söyledi kabul edecek, bundan sonra beni tanrı kabul edeceksiniz" diye!
Sonra isa çarmıha gerilirken Çingene adamın biri bir sürü çivi getirmiş, "Alın kardeş bununla çakın" demiş.
Romalılar hiç çivi bulamadığı için Çingenden çivileri almış, isayı çakmaya başlamışlar! isa hiç ses etmemiş demiş bırakın mesele değil!
Sonra isa'nın babası isa'nın ruhunu hemen bedeninden almış, cennete çıkarmış, isa'nın vücuduna çiviyi veren Çingeni/Şoparı sokmuş. Şopar "isa abe, abe be vallahi kütülük yapmak istemedim, ne yapalım geçim derdi be yah, mangın lazım, hızanlar evde halıları kemirir durur be yah, ben ettim sen etme kardeş" demiş ve peşinde bu fasulye iki buçuk lira türküsüne başlamış!
En son olarak da Muhammed adında gene yakışıklı, boylu poslu bir genç tüccar varmış. Çok başarılı bir tüccarmış, hayvan ticareti vs. yaparmış ama sermaye az olduğu için şirketi büyütme şansı olmamış!
Muhammet bir gün kendinden 10-15 yaş büyük dul ve zengin bir kadınla tanışmış. Evlenmişler, Muhammedin serveti iyice artmış, işler iyice iyiye gitmiş.
Bir gün bir tepeye çıkmış, orada Tanrı ona "Oku Muhammed Oku"demiş, Ama bunu bir melek aracılığı ile söylemiş. Sonra söylediklerimi bir bir bir yere yaz demiş fakat Muhammed okuma yazma bilmiyormuş.
Neyse Muhammed aşağı inmiş ve çevredekilere" Ey insanlık, Bak bu Yahudi, Hristiyan iyi eyvallah doğrudur ama yanlışı çoktur, ben size asıl bu işin doğrusunu, windows 8.1 güncel versiyonunun anlatacağım" demiş!
Çevresindekiler de "Agam söylise dugru sügliiy" demiş ve kabul etmişler.
Muhammed "Tanrı bana yapılması gerekenleri bir bir anlattı, bende zihnime yazdım, okuma yazma bilen biri gelsin hele şunları bir kitaba döksün" diyerek bütün mesajları kitaba yazdırmış.
Hikayenin sonrasını hepiniz biliyorsunuz zaten, uzun uzun anlatmayayım!
Neyse buna inanalar ben çıkıp "Tanrıyım, Tanrının oğluyum, Mesajlarını getirdim, bundan sonra her ay bana düzenli adam başı 500 dolar ödeyeceksiniz, 20 tane kadınla evleneceğim, ne dersem yapacaksınız, şunu kes dersem kesecek, bunu sağ bırak dersem bırakacak, kayıtsız şartsız her dediğimi, kabul edeceksiniz" desem bana ne derlerdi acaba!
Fiziksel profil, hitap yeteneği, meslek vs. az çok yukarıdaki üçüne benziyor. Onlara inanıyorsunuz da bana neden inanmıyorsunuz OGLUM!!!!!!
Yüce bir yaratıcının varlığına inanan biri için onun gökten koç indireceğine inanmak saflık değildir. Bunun saflık olduğunu iddia edenlerde saflık vardır. Adam onun uçup kendiliğinden geldiğine değil allah tarafından gönderildiğine inanıyor.
Kendisini çok zeki zanneden saf bir ateist beyanı. Siz devam edin böyle evrimi savunmaya devam edin fizik kurallarına bunlar aykırı deyin kuralları koyan yaratıcınızı inkar edin. Size diyeceğim tek şey tez zamanda bu kibirli tavrınızdan vazgeçip doğru yolu bulmanız. Çünkü müslüman aciz olduğunu hisseder siz böyle devam ettikçe bu iş çok zor. Peygamberimiz(sav)in bir hadisi var; eğer benim bildiklerimi bilseydiniz az güler çok ağlardınız. Bu hadis aklıma geldikçe bir tuhaf oluyorum içim ürperiyor.
malesef kuranından bi haber kendini müslümanım demekle müslüman olduğunu sanan bir takım insanların inandığı uydurma.
oysa bu kısımlar kuranda çok güzel anlatılıyor. öyle eski ahitteki gibi gökten inen koçtan bahs etmiyor allah. akıl var izan var. ibrahim peygamber zamanın da yaşayan koç yokmuydu? * neden gökten insin?
acı ama gerçek; allah'ın dediği gibi asıl kaynağı bırakıp uyduranların sözlerine kanarsan allah'ta başına pislik bir inanç sarar.
inanmayıp işi gücü islamı ufacık beyni ile yalanlamaya çalışan insan söylemi. zamanında bu gibi insanlara gösterilen mucizevi olaylara da sihir demişlerdir. eşeğe altın semer bağla eşek yine eşek.
bu düzen tesadüfen, kendi kendine oluşmuşsa; bir tek hücrelinin canı sıkılıp "bir gün artık iki hücreli olayım; sonraki gün balık falan olurum; bilahare karaya çıkarım; belki 2015'de sözlükte falan yazar olurum" demişse, gökten koç da iner vehbi koç da.