1.
-
Sen, ey, atalarımın gizlice tapındığı
Ve mavi tepelerden, yıldızların bir saray
Gibi, zarif ve süslü, izlediği tatlı ay,
Sen, ey yaşlı Cyntiam, evimizin lambası,
Görüyor musun, yoksul, mutlu döşeklerinde
Gösterip dişlerinin körpe minelerini
Uyuyan aşıkları? Başı düşmüş şairi?
Çiftleşen yılanları, kuru otlar içinde?
Sarı kukuletanın altında, usul, ürkek,
Gidiyor musun yine akşamdan sabaha dek
Sevişmeye, o güzel çoban Endymionla?
"- Anneni görüyorum, güdük çağın çocuğu
Eğiyor ağır yılları aynasına doğru,
Seni emziren göğü alçılıyor ustaca!
(bkz: charles baudelaire)