yeni nesil ıbır cıbır giyinen hayata "koy gitsin" penceresinden bakan sevgililerdir.
bu sevgililer 45 - 50 tane sevgili değiştirmeyi marifet sayarlar ayrıca 30 lu yaşlara geldiklerinde ise sevginin yada aşk ın his ve kelime anlamını halen kavramadıklarından boş bir yaşam geçirirler. *
günümüzde yaşayan popülist sevgililerdir. Ye, iç , gül, oyna. Sıkılırsan bırak , hatta ayrılmadan ötekini dene felsefesindedirler. Nerden öğreniyorlar böyle şeyleri bilmem ki, e bizim yaş genç de olsa , geçmişte kaldık demek ki.
ne yazık ki aşklarını paylaşmaktan çok, yalnız kalma korkularını aşmak amacıyla birbirini bulmuş, ilişkilerini herkese ispat etmek gibi bir paranoyaya kapılmış çiftlerdir.
laflara dikkat etmek lazımdır, bunlar "sevgili" falan değildir ki sevgili olmak için önce "sevgi" gerekir. hayır bilmiyorsunuz ne demek olduğunu, o kadar da basit değil.
-sırf kaşını gözünü beğendiği için birbirlerine 5 dakikada bir "aşkım" derler, harbi aşkın ne demek olduğunu, nasıl bir acı verdiğini de bilmezler ve bu kavramı ayaklar altına alırlar.
-14 şubat denen uydurma gün erkek için kızı yatağa yatırmak için müthiş bir fırsattır mesela, kız da boş değil ya aldığı hediyeler de ona yeter.
-bu tür sevgilileri(!) kireç kuyusuna atmak, önümüzdeki 20 sene içinde seksten başka bir bok düşünemeyen robotlara dönüşmememiz için şarttır, elzemdir.
