cıkcık nasıl olur da abdullah gül gibi devletin parasını kendi zevkine göre harcamış, bu nedenle dava açılmış ve davayı kaybetmesine rağmen parayı devlete ödememiş, sonunda kendi partisinin oylmasıyla ödemek zorunda bırakılmış bir insandan rahatsız olurlar? bu şahıs ki karısı hanfendi kendisinin dolandırdığı türkiye cumhuriyetini dava etmiş biri. hayır ya anlamıyorum ben bu insanları nasıl olur da cumhuriyetin ilkelerine sözde değil özde bağlı olduğunu sürekli dile getirmekte olan birini istemezler? şüphesi olan mı var ki dilinden düşüremiyor laikliği?anlayan biri bana da anlatsın! *
olmayan bir şeydir. fena koymamıştır, çakmamıştır, geçirmemiştir, sokuşturmamıştır ya da o tarz bir eylemde bulunmamıştır. geldiği mevkiden, bir kesim rahatsızdır, diğer bir kesim hoşnuttur. normal olması da gereken budur zaten. "tüm halk tek bir insanı isteyecek" diye bir kural olsa, demokrasi ne işe yarar. yeni cumhurbaşkanımızın mazisinde sorgulama gerektiren bin bir olay vardır da bebek gibi çocuk gibi basit şeylerle üzerine gidilmesi, ondan memnun olmayan kesimi antipatik kılmaktadır. komik değilsiniz.
bir de, adam gibi eleştirin diyeceğim de dikkatimi çekti benim de, hadi tartışalım bunu; abdullah gül yemin töreninde "atatürk inkılapları" derken takıldı böyle, "inkl.. inkılapları" dedi. çok kötü bu adam ya.
abdullah gül'ün cumhurbaşkanı olmasının bana da koyduğunu söyleyebilirim yüzde 53 ün içinden birisi olarak.ben bunu sindirebilirim, yeter ki rejime, devlete ve hatta kendisini de seçen halka koymasın...
Türkiye'nin yüzde 47 sinin aptal olacağını düşünecek kadar cumhuriyetçi(!) laik(!!) ve demokratik(!!!) olan insanların fena halde alınabilecekleri bir tabir. lütfen bu gibi tabirlerde bulunmayız zira bu insanlar sizden bizden daha çok vatanlarını seviyorlar ve daha çok koruyorlar. onlara yapılan bu saygısızlığı kesinlikle kınıyorum. yazık size. hala özde olamadınız...
abdullah gül bundan önce mesela yaklaşık 1 trilyon koymuştu birilerine, ondan sonra ırak savaş'ında amerikan diplomatlarıyla birilerine koymuştu yetmedi o birilerine brüksel'de otel odalarında, gizli toplantılarda koyuldu o birileri kıbrıs ateş kazanına koyuldu yetmedi sevgili gül'e koymak gitti k.ırak'a koydu.