öyle kuru kuru tebrikleri de kabul eden ama kitaplarla gaziantep antik kent zirvesi'ne destekleri doğumgünü hediyesi olarak kabul eden yazar.
iyi ki doğdum lan, yoksa hayat bombok olurdu.
doğum günü hediyesi olarak waffel istemiş yazar. hocam her çeşidinden hediye paketin yolda. özellikli olan çeşidi sen bilirsin..
mutlu yıllar...mutlu yaşlar olsun...
(#7622254)
allah için çok mütevazi bir kişiliğe sahip yazar. bu mütevaziliğini kendisinin doğum günü olması sebebiyle hoşgörüyle karşılıyor, gözlerinden öpüyoruz.
şu kampanya iyi ki olmuş da iyi ki böylesine duyarlı insanları da tanımışım. stresimi aldı yaptığı fedakarlıklarla. oraya gelip senin gibi güzellikleri tanıyacağıma da ayrı bir heyecan duyuyorum. içindeki çocuk hep dursun, nice güzel günler senin olsun. senin gibilere asıl iyi ki doğmuşun demek olsun. ot gibi yaşayıp dibini göremeyenler çoğalcağına senin gibiler üremeli be aslan. nice nice mutlu yıllara tekrar. ve, iyi ki varsın!
entrym burada biterken yengeye de selam eder gözlerinizden öperim.
düzeltme: entryde satır kaymış da onu düzelttim. birşey yok yani düzeltme ibaresini görüp heyecan yapmayın.
gözlemlediğim kadarıyla sözlük ortamında çok sevilen bir yazar. fakat gelin görün ki gerek sözlükte olsun gerek sözlük dışında olsun neden sevildiğine dair tatmin edici bir cevap bulamamanın şaşkınlığı içerisindeyim. bildiğin adam işte senin benim gibi kaşı, gözü var.
galiba bu yazıyı yazarken de sorumun cevabını da buldum, bu adamda şeytan tüyü var ellaamm.
bir başka gözlemim ise çok lafçı bir insan olması. yanında hiç sıkılmayacağınızı garanti edebilirim.
ey sözlük yazarları ve okurları, bu adam öyle bir adamdır ki tanısanız sizde seversiniz, hiç bırakmak istemezsiniz.sabah akşam için, muhabbet edin. öyle bir şahsiyet diyeyim gerisini siz anlayın.
adam gibi fenerbahçe taraftarı yazar. helal olsun sana.
sanki türk futbolu centilmenlik yarışçılarıyla dolu da birileri volkan volkan demiş.
biz de tasvip etmedik ama bu kadar da abartmaya gerek yok, keyfinize bakın.
ellerine sağlık:
(#7657484)
edit: lan öküz benim evet!*
paramparça olmuş yazar.
dört tarafından dert paralanıyor şu sıralar. nisan ayı uğurlu gelmedi.
yapacağı şeylerin planlarını dahi yapamıyor belirsizlikten.
ve herşey daha da belirginsizleşiyor.
special küfür to the halkbankası: allah belanızı versin lan sizin.
tanrı nın kuşatmasından kurtulmayı başaran keşiş. kim olduğu mühim değil, muhim olan hangi kilisede papazlık yaptığı. barok yapıların ve metafizik soruların üstünde gezinmeyi sevdiğini biliyorum keşiş. ortaçağdadan tanışırız, engizisyon mahkemelerinde beraber yargılandık...
saatler gece yarısını bulunca baykuşlarım ötmeye başlar. ben bir derebeyiyim, atının ayaklarına acımayacak kadar merhametli. geceyi ellerinde beşik gibi sallayan ortaçağ fenomeniyim, kralın pazar yerinde gezinirken gözlerini kaçırdığı simsiyah bulutların arasından süzülüp gelen şövalye kılıcıyım...
bir gün, atımın dizginlerini çekip okaliptusların gölgesinden şatolarıma doğru tırıs giderken karşılaştık ya biz keşiş... sonra ben bir sisin arasında kayboldum, nolduğumu anlamadan binlerce mevsim ötelendim. cenneti satılığa çıkaranları bir bir vurdum ve kılıcımın pasını kanla süsledim ancak döndüm kiliseye keşiş. tanrının kuşatmasından kurtulmak kolay değil keşiş.
içkiyi sevmezsin bilirim ama uzun zaman oldu keşiş, atımda senin için bir fıçı germen şarabı getirdim, hadi içelim keşiş!