bütün vucudu ağrıtan, salya sümük gezdiren, hayata küstüren bir hastalıktır. antibiyotik kullanımının gereksiz olduğu, bol vitamin ve parasetamol grubu bir ilaçla tedavi edilmesi daha etkilidir. ilaçlada 1 hafata da geçer, ilaçsızda.
son 2/3 haftadır ortamın salgın hastalığı, virüsler havada asılı kaldıkları için fazla havalandırılmayan ve kalabalık olan ortamlarda alınan nefesle birlikte üst solunum yollarını işgal ederek, ilk önce vücutta inceden bir kırgınlığa ardından yataklara düşürecek kadar vahim bir hastalığa çevirirler.
bu dönemlerde bol bol sıvı tüketmek mümkünse c vitamini sık sık almak, dinlenmeye ve vücudu aşırı yormamaya dikkat edilmeli.
$irketlerin bir cogunun hastalik olarak gormedigi bir bokmu$. izin verilmez. s.ke s.ke cali$irsiniz. götün ba$in akiyormu$ kimsenin umurunda olmaz. ulan bende en az 10 ki$iye bula$tirmazsam adam degilim!
(bkz: kotuyum ben kotuyum)
insanı burnundan soğutur bu hastalık. burun sırf aksa başımın üstünde yeri var ancak silmekten tahriş olur, kızarır, ağrır, kendini devamlı hissettirir, gıcık eder, adama nerde bunun fırlatma düğmesi bile dedirtir.
yıldan yıla güçlenen hastalık. yaklaşık 1 ay önce ağır şekilde geçirdim ve şu sıralar da sevgili mikrobun akciğerlere bodoslama dalarak broniş başlangıcına neden olduğunu öğrendim. şakaya gelmez bu işler sevgili sözlük ahalisi.
yurdum insanın henüz aşısını alışkanlık haline getirmediği, hasta olduktan sonra "seneye muhakkak aşısını olucam" dediği, olur olmadık yerde burun akıntısı ile başlayıp, ateşli, kabuslu geceler yaşatan, işten okuldan kaytarmanın en güzel yolunu sağlayan hastalık.
doktoro gidildiğinde 1 haftada, gidilmeden 7 günde iyileşilen akar kokar bir hastalıktır. aşısı olduğu söylensede salya sümük olayına bir nebze faydası vardır. sonuç; bir hafta yatmadan kurtulamazsın.