sanayi şehirlerinin bir çoğunda görülmekte olan durum. önce fabrika bacalarından tüten dumanla gökyüzü, sonra betonarme yapılanma ile yeryüzü şehrin bu şekilde çağrılmasına sebep olur.
ankara'nın, sevmeyenleri tarafından hitap ediliş şekli.
ankara'ya ilk "gri şehir" diyen kim bilmiyorum ama bunu diyenin kemiksiz 25 fake nicki var burda arkadaş. ankara başlığına "gri şehir" yazıp aratınca 2 sayfa entry çıkıyor. neymişsiniz be! nasıl da sözlükte o kadar kişi birbirinden habersiz ankara'nın gri olduğunu anladı? gri ne ulan? hadi bursa'ya yeşil de anlarım, uludağ falan... [burası teoman'ın ramazan için yaptığı "seviyorum ramazanı pide falan" yorumu gibi oldu fark ettim] ama "ankara gri bir şehrimizdir". yahu yıllar önce adamın birinin [ünlü biriyse sıçtık] yapmış olduğu bir tanımlama. eski ankara gri gibi kabul. belki de fotoğraflardandır bilemedim. [mal] ama i. melih gökçek [birinci melih gökçek] üstat tarafından gayet yeşillendirilmiş, her köşe başına fıskiye yapılarak ankaramızın iklimi karasaldan ılımlıya çevrilmiştir. denizi yok deyin, kravatlı insanlar var deyin [önden sarkan sadece bir kravat çocuğum zarar vermez] ne bileyim memur kenti, öğrenci kenti deyin... ama allahınızı severseniz gri şehir demeyin. ya da deyin skimde olmaz. ama lütfen kendi fikirlerinizi kendi cümlelerinizle söyleyin.
tanım: böyle havası, binaları felam insanın içini boan ankaraya tağbir ediş şeklim.hıh.
