üye olup aktif çalışmayı çok isterdim orada.
nükleer olaylarla ilgili çalışmalarını takdir ettiğim, basarılı bir cevre kuruluşu.
nasıl üye olunur biri beni bilgilendirse.
ellerinde tanıtım afişleriyle dolanan ve sizden 2 dakıkanızı ve aylık 10 liranızı isteyen (nakit değil kredi kartı) yeşil giyimli genellikle taş gibi kızların tanıttığı ve yardım istediği çevre örgütü.
x- abi naptın aylık 20 lira bağış!.. etin ne budun ne?
y_ lan s.ktir et manita taş gibiydi, göğüslerine 100 lira feda olsun.
(y isimli kişimiz bir an duraksar)
y- .mına koyiim her aymı 20 lira kesilcek.
x- gökyüzünde yanlız gezen yıldızlar...
kurucu üyesi ve bir zamanlar başkanı olan paul watson'ın 1977'de bazı kaynaklara göre ayrıldığı, bazılarına göreyse kovulduğu örgüt.
ayrılma nedeni örgütün pasifliği ve etkisizliği ve asıl amacından sapıp bir şirket haline gelmiş olması.
greenpeace yıllar içinde iyi-hissetme-örgütüne dönüştü. insanlar greenpeace bağış yapıyorlar ve gönüllü oluyorlar ve kendilerini iyi hissediyorlar. amaçları sorunları çözmek değil, kendilerini iyi hissetmek. ve greenpeace bu iyiliği çok iyi pazarlıyor.
kovulma sebebiyse paul watson'ın radikal fikirleri. örneğin balina avcılarını kovalarken mürettebatının can güvenliğini umursamaz. çünkü o balinaları kurtarmak için oradadır, insanlara denizleri gezdirmek için değil.
daha aktif ve daha radikal örgüt için:
(bkz: sea shepherd)
Doğayı kurtarmaya çalışan, bilinçli örgüttür. Her geçen gün daha çok yavru balığın avlanmasına dur diyen greenpeace gönüllüleri, sanal balık besleyerek destek veriyorlar. Arkanızdayız.
nükleer santral konusunda gösterdikleri tepkinin daha çok ses getirmesi için halktan bağış toplayan sivil toplum örgütü. bunlara seve seve para veririm. ama bağış toplama biçimleri hatalı.
tunalıhilmi caddesinde örgüt üyesi gençler ücret karşılığı e bülten göndermek için insanları razı etmeye çalışıyor. buraya kadar güzel, itirazım yok. ama paranın kredi kartı ile ödenmesini istiyorlar. ellerinde pos makinası da yok. size kredi kartınızın numarasını soruyorlar. bu numarayı kullanarak aylık en az on türk lirası tahsil edeceklermiş. sizin rızanıza göre daha fazla almaları da mümkünmüş.
tabi kimse bu riske girmek istemiyor. bağışlar insanların daha güvenebileceği bir şekilde toplansa kampanya daha etkili olur, daha çok bağış toplarlar. ama çocuklar zeki tabi, vardır bir bildikleri. bizim aklımız ermez öyle şeylere.
edit: az önce bir mesaj geldi. ccv kodu diye bir şey varmış. bağış esnasında bu alınmıyormuş. o vakit iş güvenli oluyormuş. valla benim artık aklım ermiyor bu işlere. biz onlara değil onlar bize uysun, daha çok bağış alırlar böylece.
üyelerinden her biri ilerde boş işler müdürlüğüne terfi edecek olan sıradan tiplerdir. çevre ile ilgili en ufak bilgisi olmayan, beyinlerinde tıpkı "rock müzik dinleyen hatunlar güzelmiş lan" fikrinde olduğu gibi bir inanış olan, boşluktan ya da doğada fazla oksijen almaktan dolayı kablolarını yakan veya fonksiyonları kısa devreye uğrayan ve son olarak tek dertleri isim yapmak olan grubumsutraklardır. börtü böceği koruduklarının yarısı kadar ülke değerlerine sahip çıksalardı, şimdi bulunacağımız yer belki de çok farklı olacaktı.
hangi amaca hizmet ettikleri belli olmayan bir topluluk.
bunların liderleri sağlam yerlerden 'burs' bağlanan kişilerdir; solcu ya da entel dantel olmak isteyen genç kızlarımız, sosyallik ve karı-kız ayağına bu işe giren erkeklerden oluşurlar. üniversitelidirler.
yol ortasında sizi çevirip konuşmaya başlayıp çoğu zaman ayar yiyerek uzaklaşırlar. birçoğu kulaktan dolma bilgilerle donanmıştır ve son günlerde etrafta senin ki kaç cm diye diye gezmektedirler.