göztepe;izmir'de en fazla taraftarı olan futbol takımıdır*,arkasında bu kadar buyuk bir kitle olan kulubun bu kadar kötü bir duruma gelmesi tüm izmirlileri derinden üzmektedir.ortaokul ve lise yıllarında goztepe takımının taraftarı olmamama ragmen yıllarca sık sık maçına gidip desteklemişimdir.hatta iyi bir galatasaraylı olduğum halde izmir'deki 2-0 göztepe galibiyetiyle biten maçta göztepe tribunlerinde çoşarak,galibiyeti zıplayarak kutlamışlığım vardır.
göztepe'nin durumu daha da kotu duruma gitmektedir,zamanında kulubun şirketleşmesi ve kulubun iyi pazarlanamaması,en önemlisi birilerinin kulubu sömürmesi bu durumu kaçınılmaz kılmıştır.
karşıyaka taraftarları tarafından alay konusu olsa da,göztepe super lige 20 sene daha çıkmasa bile şanlı tarihine ve başarılarına karşıyaka kulubu bu şartlarda ulaşamaz.hep bu çekişmeden,kavgadan dolayı türkiye'nin üçüncü büyük kentinin süper lig'de takımı yok.kulupler birbirine destek olmak yerine rekabetin ipini kaçırıp birbirlerinin kuyularını kazmaya devam ediyorlar.yaşar grubu karşıyaka'ya,zorlu grubu altay'a destek olmasaydı
onların da durumu göztepe'den farksız olmazdı.**
2 eylül 2006 günü taraftarın yürüyüşü göztepe'nin sahipsiz olmadığının göstergesidir.bir zamanlar izmir'in tanıtımını yapmayı kendine görev edinmiş takıma bugun izmir arkasını donmektedir.yazık olur göztepe'ye,yazık olur izmir'e,rekabetin tadı çıkmaz iki kuleden biri düşerse.
arkasındaki koskoca izmir bulunan ve buna karşılık tamamen yönetim hataları yüzünden içine girdiği borç batağı yüzünden bugünkü durumunda bulunan göztepe'nin faaliyetlerinin askıya alınması durumudur.
şimdi kalkıp da kıyaslayınca, biraz komik sonuçlar çıkabiliyor tabi ortaya. karşıyaka'nın basketbol ve yelken şubesinin başarıları yadsınamaz elbet. basketbolda türkiye ligi şampiyonluğu, yelkende dünya dereceleri mevcuttur. ve bu dereceler, şahsım adına bir göztepeli olarak imrendiğim derecelerdir, burası da açık.
ama eğer kalkıp da, kaba yerlerimizden kuruluş amacı üreterek takımları karşılaştırırsak, futbol gibi, iki kulübün * en çok çekiştiği, -daha doğrusu çekişmeye çalıştığı- alana hiç değinmeden geçmek de eziklik göstergesi olsa gerektir. efendim, madem ilgililer değinmedi, biz bir el atalım;
- karşıyaka futbol takımı, türkiye birinci liginin en çok düşen takımıdır. 6 kere ligden düşerek bu alanda bir rekora sahiptir. bir nevi asansör takım demekteyiz biz kendilerine.
- göztepe ise, dört büyüklerden sonra avrupa kupalarında en başarılı takımlardan biri olması bir yana, 68-69 sezonunda avrupa kupalarında yarı final oynayan ilk takım ünvanına da sahiptir. hasılı, bir sezon önce de, buçuklu kardeşlerimizin ancak iddaa kuponlarında çiziktirerek tanıdığı zamanının efsane atletico madrid takımını eleyip 3. turda kupaya veda etmiştir.
- herşeyi geçtim, göztepe'nin bugün 3. ligde düşmeme mücadelesi verirken dahi oynadığı taraftar oranı ile, sözde süper lig adayı buçukluların oynadığı taraftar kitlesi bellidir.
vakt-i zamanında, izmir atatürk stadı'nda, lucescu'nun galatasaray taraftarı sanıp da selamlamaya geldiği 50000 taraftar da göztepe taraftarıdır ey cahiller, allah'ın çapulcu buçuklularıyla hangi karşılaştırmadan bahsediyorsunuz siz?
hadi şimdi, o kullanamadığınız soğancığınızı da alın, gidin slogan atın sahilinizde. oradan öteye çıkamazsınız nasılsa..
arkasında dört milyon nüfuslu koskoca izmir in oldugu 82 yıllık bir çınar* nasıl oluyorda sahipsiz kalıyor merak konusudur. bu yaman çelişkiyi dile getirene ya kaba yerlerle gülünür ya da acınır *. asıl acı olan ise gerceklerdir. asagıda kıyaslama gafletine düşülen iki kulübün kuruluş amaçları ve branşlarının durumu bir çok kişiyi aydınlatacaktır.
kuruluş amaçları
karşıyaka(1912): milli mücadeleye destek olmak ve o yıllarda izmir'de adeta cirit atan yunan takımlarıyla mücadele etmek için kurulmuştur.kuruluş amacıyla dogru orantılı olarak renklerinden yeşil müslümanlığı kırmızı ise türk bayragını temsil etmektedir. milli mücadeleye yaptığı büyük katkıdan ve yunan takımlarını madara etmesinden sonra atatürk tarafından armasına ay-yıldız konmasına(bir kulüp için bundan daha büyük bir onur düşünülemez) karar verilmiştir.
göztepe(1925): 1914'te kurulan izmir'in bir diğer kulübü olan altay'ın yöneticileri 1925 yılında anlaşmazlığa düşerek bölünmüşlerdir. altay'dan ayrılan küskün yöneticiler rakip olmak adına göztepe kulübünü kurmustur. yani göztepe altaylıların kurdugu bir küskünler kulübüdür.
branşlar( en önemli üçü )
karsıyaka- futbol:2.lig a(süper lig adayı)... göztepe-3.lig(amatör küme adayı)
basketbol:1.lig(45 senedir aralıksız).... yok
voleybol:1.lig(şampiyonluk adayı)...... yok
eger kim ki bu gercekler altında bu iki kulübü kıyaslamaya çalışıyorsa ya aslı yerine soğancıgını kullanıyordur ya da yüzsüzün daniskasıdır. ve eger kim ki kıyaslamakta ısrar ediyorsa, kulübünün kulüpçük(yukarıdaki tablonun vehametine göre istediğiniz kadar çük ekleyebilirsiniz) olarak nitelendirilmesine mahkum edecektir.
(bkz: hadi gidin kumda oynayın)
(bkz: u'larda hediyesi)
(bkz: ince gelir ama idare et)
82 yıllık çınarın sahipsiz kalışının belgelenmesidir. basiretsiz yöneticiler ve bilhassa sabah grubu, birinci ligde vitrin yapmak ve bu yolla reklamını sağlamak için, kulübün kaynaklarını hesapsızca harcamış ve borçları bugünkü içinden çıkılamaz konuma getirmiştir.
çok sevdiğim buçuklu kardeşlerimi tenzih ederek söylüyorum *, hiç kimse avrupa'da yarı final oynamış ilk türk futbol kulübüne "klupçük" -daha kulüp yazmayı da öğrenememiş zaar- deme hakkına sahip değildir. diyen ancak kendi cehaletini ve ezikliğini ortaya koyar. boşuna kaba yerlerinizi yırtmayın arkadaşlar, göztepe amatöre de düşse, bilir ki arkasında koskoca *izmir vardır. televizyon basan, aklınca racon kesen üç beş çapulcu değil..bu da böyle biline..
koca bir spor kulubünün yok olmasına göz yumulmamalıdır. herkes bir milyon verse adamları devreye girmelidir.
çünkü geçmiş kolay oluşturulamayan çok zaman alan bir değerdir. ve parayla satın alınamaz.
Göztepe A.Ş'yi devralmak üzere yola çıkan Göztepe Kurtuluş Platformu'nun Başkanı Levent Ürkmez, atanan kayyumun, dernek yönetiminin mahkeme itirazı sonucu düşürülmesiyle kulübün sahipsiz kaldığını söyledi.
Ürkmez, ortaya çıkan durumla Göztepe'nin tüm faaliyetlerinin askıya alındığını, takımın ligde mücadele edememe tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu belirtti.
Kendilerini Göztepe'ye ait hissettiklerini ve bu duygularla hareket ettiklerini, ancak hep engellendiklerini anlatan Ürkmez, şöyle dedi:
''Bunca işimizin arasında Göztepe'nin kurtulması için gayret gösterdik. Ben bu işten artık sıkıldım. Bayramdan sonra platform üyeleriyle toplanıp karar vereceğiz. Sanıyorum bu menfi bir karar olacak. Bizi dışarıdaki değil, içerideki düşmanlar yıktı. Kayyum kongre kararı alacaktı. Kayyum düşürülünce kulüp sahipsiz kaldı. Yani şu anda ne şirket, ne de dernek faaliyette bulunabilir. Bayram da geldi, sebep olanlar bayram yapsın artık.''
