arkadaşım bundan sonra sizle 12 den sonra muhabetti kesiyorum yazarı, uyutmuyorlar adamı bunlar yazarı, sizin yüzünüzden okula hilkat garibesi gibi gittim yazarı, komiklik diz boyu yazarı. yirim. *
bir yanlışımı, salaklığımı düzelttiği için teşekkür ettiğim yazar.o anlamda demek istemedim, düzelttim. ya en çok konuştuğum , en çok msnde sohbet ettiğim yazarlar ankara tayfası. hastası olduğum bir de. kıskanıyorum kıskançlığıma yenik düştüm. napayım
edit **
düzelttiğim entry , sen istemesen de... * (#1389973)
zirve boyunca ankara zirvelerini övdü, ben de bu övgüler sonucunda bir gün gidip kontrol etmeye karar verdim.
ankara'ya gidince, mutlaka görüşülecekler listesinde.
gotik motik değiL La bu yazar.. biLdiğin yurdum insanı.. bir kere gotikLik yanını gösterdi zirvede o kadar.. pop müzik çaLıyordu arka fonda, miLLet kendinden geçmiş dans ediyor.. gotik yanıma geLdi "tuci bu ne ya.. çaLacak şimdi burada my dying bride bizde kafa saLLıyacaz, ooffff.." *
yine geL birader.. istanbuL korktuğun kadar kötü çıkmadı.. beşiktaş iskeLesi yeter Lan istanbuL'a.. *
kendisi bana gereken ilgiyi göstermeyince bir daha konuşmama kararı aldığım yazar. olsun napalım kaderde bu da varmış yazarı.*
edit: böyle birşey yok. tanıdığıma çok sevindiğim msndekinin aynısı lan bu dediğim yazar. *
karakutu'nun anahtarı...
dünyadaki herkesin bir şekilde "siyah" veya "beyaz" noktalara bırakıldığını, beyaz noktadakilerin orada kalmaya, siyah noktadakilerin gri'ye dönmeye çalıştığını bilmeyen...
allah'ın açıklamasının da bu olduğunu ya da...
ya da; siyah noktadaki insanların en çok/tek istedikleri şeylerinin saklandığı kasanın anahtarına "asla" ama "asla" ulaşamayacaklarını, yine de allah'ın onlara bu açıklarını kapatacak/acılarını unutturacak başka "şey"ler verdiğini; gri noktaya ulaşmaları için...
birbirimizin; sahip olmayı en çok isteyip de sahip olamadığımız şeylerine sahibiz...
ikimiz de siyah noktadayız dostum, ama ben hayatın açığını buldum, gri'ye çok az kaldı ve seni bırakmaya hiç niyetim yok... yaralı da olsan, sırtıma alıp taşıyacağım seni, sadece güven...
yoksa trenden aşağı atlamak dünyanın en kolay işi...
iki günde bilmem kaç şehir gezmesine rağmen, ankara zirvesine yetişmiş ve oradaki ilk cümlesi "eberk sen git çay koy!" olan yazar. dışarıdan bakıldığında ezmeye çalışıyor * gibi görünse de, o kadar yorulduktan sonra çay istemesi en doğal hakkı olan insan. bilmiyorum diyorum onu her görüşümde, bir insan daha ne kadar fedakar olabilir.
hayatimda tanidigim en buyuk insanlardan biri. oyle kuru kuru anlatilacak biri degil, tanimaniz, konusmaniz, yeri gelip geyigin dibine vurmaniz yeri geldiginde sizi okyanusun dibindeki kayaliklardan cekip cikarmasina izin vermeniz, ama en onemlisi onun yanindayken gokyuzundeki yildizlarin aslinda parlak oldugunu fark ettiginizde onun da bunu fark etmesi icin dua etmeniz, gulumsemesini gormek icin caba sarf edecek kadar deger vermeyi bilmeniz gerekir.
kolay degildir, emek ister, verdigi degeri ona en iyi sekilde yansitabilmek icin cok cabalamak ister, her yaptiginizi iki kere dusunmenize sebep olacak kadar korkarsiniz onu incitmekten, oylesi degerlidir. dost ne demek belki kelimelere dokemem ama literaturumde tek kelimeyle aciklama cabasi icine girsem adini yazabilecegim kadar adamdir, durusttur, cikarlari ugruna arkadaslarina sirtini donmez, sakasini yapar yaptiginin on katini da kaldiracak meziyete sahiptir.
ama gelin gorun ki, kadi kiziyla bu birinci derece akrabaligi sonucu onun da kusurlari vardir.. gunesi gormeyi istemez, gunesin aydinliginin kendisini nasil da ortaya serdiginden mi korkar, yoksa o kocaman yureginin fark edilip yeniden kirilacagindan mi korkar, iste bunu cozemiyorum..
karanlik mi dedin gothic'im? evet, gozunu kapattigin her an, gozlerinin isigindan mahrum ediyorsun dunyayi.. *
canım kardesim öncelikle ankara'dan dünya yolu kat edip gelmiştir. saolsundur varolsundur. zirvenin gunduz ayagında biraz sitemkar ve sıkılmıs görsem de en azından zirvenin gece ayagında eglendigini dusunmekteyim. kalemi ve ayari kuvvetli kardesimi nice istanbul zirvelerinde görmek niyetiyle. seviyorum lan seni. ****
fikirleri ve düşüncelerinin her zaman arkasında olduğum, karşı koyduğumuz, savunduğumuz konuların aynı olması yanında her yazdığını gözüm kapalı taktir ettiğim yazar. zirvede pek konuşma fırsatımız olmadı ama aynı platformda aynı havayı tenefüs etmek bile yeter.