doom ii'nin 20. ve en zor bölümlerinden biridir. biraz ilerleyip önünüzdeki kapıyı açtığınız vakit karşınıza oyunun iki boss'u olan spider mastermind ve cyberdemon çıkar. lakin bunları birbirine düşürmeyi başarırsanız hayat bayram olur, işiniz nispeten kolaylaşır. yine de yedekte bfg ve yeterli cell bulundurmak yararınıza olacaktır.
cod 4 oynayanların anında anımsayacağı ''yakaladım'' manasındaki ing. kelime.
ilk bölüm:
nükleer başlıkla ilgili manifestoyu aldıktan sonra geminin saldırıya uğraması sonucu yavaş yavaş su alarak batıyor olduğunu farkeden cpt. price ve ekibi gemiden kaçmaya başlarlar. ekibin elit üyeleri uzun ve dolambaçlı yollardan sonra helikoptere bizim karakterden * önce ulaşır ve çevik bir hareketle atlarlar. biz ise çaylak olduğumuzdan mütevellit senaryo gereği ekibin diğer kısmından biraz geride bırakılırz; fakat cebimizde manifestonun olmasının verdiği rahatlıkla * bu durumu pek önemsemeyiz ve helikoptere biraz gecikmeli de olsa atlarız. ayarlanmış bir sahneyle 5 metrelik boşluğu karakterimiz aşar ve helikoptere ulaşır; fakat o da ne ? ellerimiz kaymaya başlar ve okyanusa doğru bir yolculuğa başlarız. oyunu ilk kez eline alan kişinin bedenini bu sırada anlık bir korku salar. tam gittik, restart derken cpt price ani bir hareketle bizi yakalar ve şu can alıcı kelimeyi yine can alıcı bir edayla söyler:
yakaladım, fucka bastın gibi bildik anlamlarının dışında
temel olarak karşınızdakini avucunuzun içine aldığınızı
hissettirmek için sarfedilen aynı anda hem dostane
hem de tırpane olabilen leziz laf. en bildik örneği
sawyer'ın*kafayı yemeden önce sarfettiği andır.
