yeni bir altıncı nesil yazar daha. sözlük kızının kalbine giden yol nickaltından geçer başlığına yazdığı;
"yahu kesin silinecek bu yorum ama bir lütfen bana anlatsın bu nick altı nedir? hayır hazır herşey ondan geçiyorken mahrum kalmayalım."
yorumla pardon entry'le birilerinin kalbine gitmeyi yada kendi kalbine gelinmesini bunun içinde nickaltını öğrenmek isteyen bir yazar. e tabi bunu yaparken sözlüğün ebesine atlıyor farkında olmadan.
utanıyorum diyebilen bir yazar. bilgilendiren bütün yazarlara ayrıca teşekkür etmeyi kendisine borç bilen biri. site yönetiminden özür dileyecek kadar pişman.
nik altı nedir?
nik altına ne yazılır?
nik altına neden yazılır?
nik altına kimler yzar?
nik altına yzmanın 5 şartı nedir? sorularını cevaplayarak yeni yazar olmaya hak kazanacak bir yazarımsı.
kuş kadar beyni, dirhem kadar kültürü ve yok denilebilecek kadar okumaları ile büyük bir cesaret göstermiş ve yazar olmuştur. TV den ezberlediği fikir kırıntıları ile girdiği bu yolda aynı cümle ve aynı kelimeleri kullanarak defalarca aynı entryi farklı devrik cümlelerle girerek eyyamcılık yapmaktadır. vakit kaybınn başkentidir.
(#7605374) no'lu entry'sindeki saçma sapan düşünce şekli ve bunun gibi düşünen binlerce insan olduğu için türkiye bugün bu kötü vaziyettedir. arkadaşım biraz akla mantığa davet ediyorum sen ve senin gibileri.
uzun zamandır ziyaret etmediği nickaltında kendisine saldıranların olduğunu farkedip keyiflenen yazardır.
eleştirileri okuyup anlamıştır. ancak bu çemkirenlerin neden seslerinin bu kadar zayıf çıktığını idrak edememiştir. devrik cümlelerimin altında kalmış olmalarından mütevvelit yaşadıkları bu rahatsızlıkdan dolayı özür diler, ağızlarından salyalar saça saça bana sarfedilen o bütün kötü sözleri tüm ferileri ile iade ederim.
bilinmelidir ki; bu golhiat'ın; fetonun götünü yalayanlarla, kuran-ı pazarlayanlarla, ülkesine haksız ve şuursuzca saldıranlarla uzaktan yakından ilgisi yoktur. ilgisi olmadığı gibi tavizi de yoktur. kuş kadar beynim, incir çekirdeği kadar olan zikrimle o beyinsiz halinize azıcık fikir zerkettiysem ne mutlu bana.
Dağ başında bir avcı kulübesi
Yerler diz boyu kar
Ocakta ateş
Dışarda rüzgar
Hadi gel
Önce sevişmeliyiz uzun uzun
Yerdeki ayı postunun üzerine uzanmalıyız
Bütün vücudunu santimetrekarelere ayırıp
Birer birer öpmeliyim
Ve sonra sımsıkı sarılmalıyım sana
Böylece ölmeliyiz
Aradan yıllar geçip
Bizi buldukları zaman
Etlerimiz çürümüş olsa da
Kemiklerimiz ayrılmamalı birbirinden
Hadi gel
Nefes almak hüner değil
Seninle ölmek istiyorum
ayaklı vakıftır mübarek. ve ilkelerinden gram şaşmayan bir güzel adam. dert ortağı her daim. yılsakta, çaresiz kalsakta çok zaman...aynı dili konuşmak, aynı yöne bakmak ve çözüm üretmek güzel be usta.
güzel anıldığında gözleri yaşaran şaşkındır. kötü anıldığında düşünendir. doğrudan yana olsa da hayat beceriksizidir. burnu boktan, kalbi sevdadan çıkmaz. hayat sevdalısıdır ama hayatın umrunda değildir. herkes gibidir.