golü yiyen kaleci hızlıca golü atan futbolcuya koşar ve hakemlere çaktırmadan futbolcuya tükürür peşinden de öncelikle futbolcunun anne ve babasına hürmetlerini bildirir peşi sırada kız kardeşi ve sülalesine.
gol eger köse vurusu kullanıldıktan sonra gelirse en yakınındaki takım arkadasını saga sola iter "ne isin vardı önümde pezemeng!bak sayende..." demeye calısır.
stresli bir biçimde kafasını sallaması ve "ah ben böyle bir golu nasıl yedim, ben tanrıydım hani" şeklindeki nidamlarıyla ceza sahasının ön çizgisine doğru yürümesi.
beşiktaşın galiba ismi shorummu olan bir kalecisi vardı. adam yanılmıyorsam 4-5 gol yemişti bir maçta*. her golden sonra alkışlamıştı. inanın neyi alkışladı hala anlamıyorum. yediği golleri desem, hepsi güzel değildi ki, defansı protesto desem 30 metreden çekilen şuta defans ne yapsın.hala anlamdım acaba gol yemekten hoşlanıyormuydu.
ilk önce çevresine bakınır. kendisine bakan bir defans oyuncusu keser. daha sonra kendisine bakan biri gördüğünde elini kolunu manasız şekilde sallamaya başlar. "ben bu golü yemezdim sizin yüzünüzden yedim" triplerine girer. küsmüştür artık. *
ellerini başını arasına alıp yere bakarak topu kalenin içinden çıkarırlar. Defansın hatası bile olsa golü yemiştir. Defansa bağırıp çağırmağının faydası yoktur.
öncelikle yuvarlandığı yerden poposunun üzerinde kayarak yaklaşık 1 metre öne doğru gelir. hemen ardından önce yukarı bakıp tanrı'yı görmeye çalışır; isyanının kime olduğu konusunda ciddi tereddütleri vardır. fezadakine kafa tutmayı göze alamayınca, ufak tefek takım arkadaşlarını arar gözleri. baktı onlardan da kendisine yönelik olumsuz bir tepki gelmememkte, hemen yanıbaşında kikirdemekte olan kale direğine yönelir ve kafayı indirir.