paylasimci olmaktir * asisti ben yaparsam çekerim arkadas. Yok öyle tek basına sevinmek. Bazen adam kiciyla gol atıyor olay sadece doğru yer doğru zaman olayı ama 40metreden 90a çakmış gibi seviniyor, kimseyi yanına yaklaştırmıyor. *
maçı izleyen kitleyi bile bazen fıtık edebilecek hadisedir. 2006 senesinde inönü'de oynanan beşiktaş-galatasaray maçında hasan kabze'nin son dakikada attığı gol sonrası tribüne koşma isteği aklıma geldi. hakan şükür öyle bir çekiştirmişti ki adamı, ben ekrandan çıkıp "lan bırak adamı koşsun tribüne" demek istedim. adam ne dediyse, yalvardıysa da vazgeçiremedi bir türlü kralı.
genelde bu durumlarda golü atan futbolcu pes eder. futbolcu koşmak ister, biri çekmeye başlar, hızı kesilir, diğerleri yetişir, zannedersiniz konulu film çekiliyo ortada bi adam milet elbiselerinden çekip duruyor.
kıskançlık? tam olarak değil belki de. atılan golün sadece o futbolcunun kişisel tarihi için bir onur nişanı değil, aynı zamanda kulübün herkesçe duyulan bir ayak sesini temsil ettiğini düşünen takım arkadaşının coşku dolu paylaşım niyeti.
seyirciye kendininde payı olduğunu düşündürtmektir amaç. kıskançlığı bastırmak, mimik vermemek veya kayıtsız kalarak kıskançlığı belli etmemek amaçlı yapılan abartılı rol olarakta değerlendirilebiir.
hele ki gattuso gibi en son golünü üç yıl önce atmış bir futbolcuyu çekmek hangi akla hizmettir. herif arkasına dönse dağınık saçlarının arkasından sızan keskin gözleriyle "booooou çikme dedüm" deyip yüzüne bir pençe atsa seni oracıkta sikertse iyi mi? adam geçen sakatlandı iki hafta idmana çıkmadı. sakatlığının sonunda idmana zincirlerini çözerek salmışlar direk o an topa sahip olan takım arkadaşı robinhoya koşup ona kafa atıp topu eline almış.
