amerikanın yozlaşmasını ve insanların saçma davranışlarını görüp bundan rahatsız olan bir adamın hikayesini anlatan güzel bir film.
--spoiler--
komşularının kavgası, kızının iphone'u yok diye ağlayıp zırlaması derken televizyonda gördüğü reşit olmamış bir kızın doğum günü partisi için binlerce dolar harcaması ve yinede her şeyden şikayet etmesi ana karakterimizin bardağını taşıran son damla olur, komşusunun arabasını çalıp televizyona gördüğü şımarık kızı vurur daha sonrasında öldürdüğü kızı tanıyan fakat yine yozlaşmış insanlardan nefret eden yine reşit olmamış bir kız ile tanışır, kız ailesinin ona kötü davrandığını söyleyerek karakterimizin yanında yolculuğa başlar ve etrafta gördükleri bütün geri zekalıları öldürmeye başlarlar.
trt1 de yayınlanan "ben bilmem, eşim bilir" isimli yarışma programında 10 gün önce kusulası bir durum yaşanmadı mı?
erkek yarışmacı olan eşini teşvik etmek için kadın yarışmacı "aşkım, beni başkaları ile hayal et" demedi mi?
amerikayı siktir et, komutla çalışmasın beynin bi düşün, sadece amerikayı da konu almıyor film, türkiye'nin hali çok mu farklı? sosyal medyada tipiyle dalga geçilen ( bacın siqem, sis atma oç, oğlum bak git vs. ), recep tayyip gibi bir siyasi lider, yahu filmdeki steve mi neydi şarkı söyleyen çocuğun türk versiyonu var acun da çıktı, rizeliydi hani... unuttunuz mu?
Doğal sebeplerle veya uzaylılarla dünyamızın yok oluşun eşiğinden döndüğü Hollywood yapımı felaket filmlerinde son anda dünyayı hep Amerikalıların kurtarması nedeniyle kafamıza kafamıza vurulan söz.
Dünyadaki ABD düşmanlığına baktığımızda son yıllarda insanlarda ters etki yarattığını söyleyebiliriz.
Filmi yeni izledim, fena değildi. Popüler kültürün başına sıkılan bir kurşunmuş gibi görülebilir; ama film, kesinlikle, bu kültürin içinde kendine yer edinmiş insanlara göre, yani aptallara göre. Mesaj kaygılı bir film olduğunu daha film izlemeden anlayabiliyoruz; zaten, bizi filmi izlemeye yönelten şey filmin içeriğindeki mesaj. Ama bu mesajın bu kadar abartılarak, sistemi eleştirirken sıradan haline gelmiş monologları bize bir bir sunması, filmin eleştirelen şeye dönüşmesine neden oluyor.
Bunun dışında yer yer komik, yer yer yine komik, yer yer yine komik bir filmdi. Film sadece komikti benim bakış açıma göre. Toplumun yozlaştığını ileri sürüp, bizim düşüncelerimize hitap etmeyen insanları öldürürsek eğer; o zaman sürü güncellerini, gelip geçici anlamsız modaları, çürümüş medeniyeti(!) bir kenara atan insanların da toplumun dışına itilmesine ve bu sistem tarafından tehlikeli görülüp cezalandırılmasına da ses çıkarmamalıyız. Film içerisinde ki en
göze batan çarpıklık buydu bana kalırsa.
Her şeye rağmen; yer yer bir iki kurşun da ben sıktım beyinsiz ergenlerine, aklını siktiğimin faşist politiklerene, düşüncesiz kuklalara...
Her neyse, boş zamanlarda izlenebilecek eğlenceli bir film.
2011 yapımı amerikan yapımı televizyonun insan üzerindeki yarattığı yozlaşmayı değişik bir yolla çözmeyi konu alan bir film. daha yeni izledim ve sıcağı sıcağına yorum yapayım dedim. orta yaşlı frank amcamız insomnia ve migren hastalığından kıvranırken televizyonun yönlendirdiği insanları, sadece siyah kutudan emir alarak hayatlarını yaşayan american superstar , My Super Sweet 16 , BBG gibi reality show lar, ırkçı - bağnaz haber spikerleri veya din adamlarıyla sadece tek bir kanaldan beslenen egoist, düşüncesiz ve saygısız bir toplumdan ölesiyle nefret eden amcamız beyninde tümör olduğunu öğrenince herşeyi boşverip bu tip insanları küçük ergen bir ortakla beraber temizlemeye başlar. tabi film kendi çerisinde çelişkiler barındırmakta; toplum kadar yozlaşmış bir toplum karşıtı insanların da ne kadar sığ düşünebildiğini bencil olabildiğini görüyoruz. uzun lafın kısası izlenebilir bir film çıkmış ortaya puanımı da 7/10 vererek entryi sonlandıralım.