15 yıl kadar önce şirketin sosyal aktivitesi vesilesiyle bir süreliğine doyduğum atraksiyon. Birkaç aylığına her ay ayda bir kez yarışmıştık. Keyifliydi...
ne zaman gitsem monaco gp'ye hazırlanan şarl lökler gibi triplere giriyorum ve her zaman üçüncü virajda 0.2 saniye kaybediyorum. mutlaka bir gün önceden de formula 1 starting grind melodisini dinlemeye başlıyorum.
istanbul'da epey büyük olanı vardı, kız arkadaşıma tur bindirmiştim. hehehe.
bugün uzun zaman sonra arkadaşların ısrarıyla bindiğim içimdeki michael schumacher’ı keşfetmeme vesile olan alet. 15 dakika boyunca hiçbir yere çarpmadım ve iki arkadaşıma da ikişer tur bindirdim. ama sözlük o pistin düz kısmında pedala abanıldığında alınan zevk çok farklı bir şey anlatılmaz yaşanır tarzı.
en tatlışlarıda, sağdan sağdan sürenlerdir..
olm mal mısın dersiniz, yok abi ben hız yapmayı sevmiyorum ya diye cevap verirler..
bi daha da esra erol izlemeye çağırırsınız zaten
vakti zamanında aboneliğim bile vardı eheheh
işten, okuldan çıkar çıkmaz denyoları toplar giderdik, saf eğlencedir..
aracın sıfatına sıçıp kaçmışlığım da mevcuttur tabii
çok zevkli lan. 6 kişi gittik veledler gibi yarışıyoruz kıran kırana... 10 tur lider götürdüğüm yarışı son turda rehavete kapılmam neticesinde kaybettim. acayip stres atılıyor tavsiye ederim.
* öncelikle ücretten bahsedersem 5 dakikasına 10 tl ödedim.
* önde, arkada çarpmaya çalışan -ki özellikle "go kart çarpışan araba değildir" uyarısı vardı zaten duvarlarda- kişiler olmadı; çünkü zaten pistte 3 kişiydik ve diğer ikisi de kardeşimdi.
* ve ben pisti çevreleyen havası alınmış tekerleklere 2 sefer çarptım. go Kart'ta geri vites özelliği olmadığından ilgili kişiler tarafından araba tekrar piste alındı.
* yere bu kadar yakın olduğunu bilmiyordum.
* bir de ehliyetim yok, araba kullanmak bana hep ürkütücü gelmiştir. bu vesileyle de bu durum test edip onaylandı.
* stres atmak, farklı bir şey deneyimlemek isteyen için güzel. tavsiye ederim.