genelde kızların yaşadığı, ara sıra de erkeklere riayet eden, her iki cinste de farklı anlamlarda kullanılan tabirdir.
kızlar, en son yaptığı alışverişin üzerinden çok zaman geçtiğini belirtmek için kullanırken; erkekler, mevcut kıyafetlerin ter koktuğunu belirtmek için bu tabiri kullanır.
giydiklerinden bir kısmını -çok da giymediklerini mesela- ayırıp geri dönüşüme bıraktığında "giyecek ne çok kıyafetim varmış" farkındalığına yol açarsınız ve geçer.
Dolap ağzına kadar dolu olmasına rağmen ağızdan çıkan en popüler sözdür "giyecek hiçbirşeyim kalmadı" demek. Akşama kadar shopping yapmaya neden olan sendromdur.
aslında birsürü kıyafeti vardır ama o hepsinden bıktığı için kıyafetleri yok olmuştur onun icin. yani aslında kıyafeti vardır ve en çok kadınlarda rastanır. malum kadınlar giydiği bir şeyi tekrar giymeyi hiç sevmez.
aslında birsürü kıyafeti vardır ama o hepsinden bıktığı için kıyafetleri yok olmuştur onun icin. yani aslında kıyafeti vardır ve en çok kadınlarda rastanır. malum kadınlar giydiği bir şeyi tekrar giymeyi hiç sevmez.
dünyada insanlar yiyecek yemek bulamazken, bizim goygoycu, dandik gençler giyecek bolluğu içinde giyim sıkıntısı çekmektedir. sonra şeriat geliyor, ülke bölünüyor. koy götüne. geç geç.
özellikle her katıldığı düğün derneğe "daha önce bu kıyafetimi gördüler" gibi saçmasapan gerekçeler üreterek sürekli kıyafet almak isteyen bayanların yaşadığı ve yaşattığı sendromdur. allah sabır versin hepimize...
o dolap ne kadar dolu da olsa her daim boş gözükecek içiniz yanacaktır bir kere. hep derim alışveriş yaparken bir şeyi sonradan alırım daha ucuzunu alırım mantığına bürünmeyin. anca öyle çıkarsınız işin içinden. anında alın.
ama sorun şu ki erkekler olaya kadınlardan daha düz yaklaştığı için onlara göre biz bunu da abartıyoruz.
şunu da söylemeden edemeyeceğim o elbiseyi giyip gidince biz diğer kadınların arasında kaybolmuyoruz bir hafta o düğün konuşuluyor kimin ne giydiğinden tut kimin kiminle geldiğine kadar. işimiz çok zor be.
Aslında bu kıyafet bolluğundan kaynaklanır. Kıyafet sayısındaki artış güzel eşleştirmeyi azaltır ve giyilebilecek kıyafet yokmuş gibi gözükür. Az kıyafeti olan insanların veya benzer renk ve modele sahip insanların bu cümleyi daha az söylediği kanıtlanmıştır.
kadınlar için sendrom değil, rutin olmuş olaydır.
değil bir dolap, bir oda, bir ev dolusu eşya olsa; giyecekleri bi şeyleri yoktur.
stresi tüm ev halkını sarar.*