gittiği ülkenin kültürünü tanımamakta ısrar eden, siktiri boktan büskivi ya da mc donalds arayarak günü geçiren, ay domuz yemeyelim şimdi şinasi mallığında takılan, acaba türk lokantası bulur muyuz söylemleri ile tüm günü zehir eden, lahmacun sevdalısı, kebap delisi, döner manyağı, kurufasulye güzeli, pilav hastası mal oğlu maldır. ulan diğer kültürleri tanımak, yurtdışına gitmek senin neyine. siktir git kebabını ye sen ülkende. oooh, domuz sosisi de nefismiş. evet.
alakasız çok gereksiz bir beyandır. benim de başıma geldi. polonya da ülkenin en güzel yemeklerini tanıtan bir yemek organizasyonunda bulundum ve sonuç olarak ortaya çıkan yemekler mantımsı ama içi reçel ve jöle dolu olan pierogi iğrennnnç haşlanmış yumurtanın olduğu gibi çorbaya konulduğu iğrenç çorba sarımsaklı havuç çorbası iğrençç ve yumurtalı ekmek üzerinde toz şeker iğrenççç. kebabını kurufasülyesine kurban olayım memleketimin.
not: domuzu da bir seferliğine tattım ve ne yalan söyliyim beğenmedim. bizim sucuklarımızın portekiz versiyonu olan domuzlu baharat sucuğunu da tattım o da normal sucuğun yerini tutmuyor. ne yapayım arkadaş yemek kültürünü beğenmediğim ülkede saçma yemekleri yemek zorunda değilim.
asıl mal oğlu mal olan yabancı bir ülkenin kültürünü sadece yemeklerini yiyerek öğrenebileceğini düşünen şahıstır. bunu iddia eden götü yiyorsa çine gidip yılan çorbası yesin ya da fransaya gidip kurbağa bacağını şarapla götürsün. marjinalim diye yırtınmak iyi bir durum değildir.
Romanya'da bizim damak zevkimize uygun bir tek papanaş -yazılışı değil tabii ki okunuşu- diye bir tatlı var. O da donut'ın üzerine eritilmiş beyaz çukulata sosu ve az çilek reçeli döküyorlar.