geride yarım kalan bir şeyler varsa en yüksek raddede olandır, vazgeçmenin zorluğudur bu.
şu satırlar aslında çok çok iyi anlatır vaziyeti:
"gitmekle gidilmiyor ki... gitmekle gitmiş olamazsın; gönlün kalır, aklın kalır, anıların kalır..."
evet, bu yazın böyle geçeceğini hiç tahmin etmemiştim. her günümüz beraber geçer sanmıştım, okuldayken tam sekiz ay buraya gelmenin hayallerini kurmuştum. geldim, dört aydır buradayım ve seni sadece bir kere gördüm. sanırım insan gideceği zaman çok düşünmeliymiş, bu yaz da bunu öğrendim işte. döndüğünde hiçbir şey aynı kalmıyormuş... en iyi anlaştığın insan bile yokluğuna alıştırıyormuş kendini, yabancılaşıyormuş insan herkese... ve birkaç gün sonra tekrar gidiyorum. orada döneceğim günün hayalini kurar mıyım meçhul, ve umarım bu sefer de döndüğümde hiçbir şey eskisi gibi olmaz.
bu satırlar da şairden bana, benden sana süzülsün.
çok çalıştım,
gitmeye de kalmaya da.
ikisi de aynı acı,
ikisi de rezil!
daha önce de gitmiştim;
ama böyle kalarak değil...