ender anlardan biridir, gidilmesi gerektiği için gidilir.
durmak, kalmak için milyonlarca neden var olmasına karşın tek bir gitme sebebi ağır basar.
seversin, özlersin, pişman olursun ama gidersin... yolcudur abbas bağlasan durmaz.
keske cunku ile devam etse diye bekleten cumle bu cumle. gercek hayatta olsun turk filminde olsun hep beklersiniz:
-gitmem gerek.
+ cunkuuuu...
- gitmem gerek iste.
+ iyi ama cunkuuuu...
niye hic aciklanmaz ki sebepler. niye turk filminde ki o kiz askindan yataklara duser ki, askinin pesinden gitmek yerine. o kadar seviyorsan gizlice takip et arkadasim, ne o askim beni terketti acik mezar bulursam icine giricem ortun ustumu havalari.
sözlük sayesinde bulduğum bir şarkı. ağzıma etti konuyla hiçbir ilişkim olmasa da. en son böyle bir etkiyi ıssız adam'ı izledikten sonra hissetmiştim. hatta ısısız adam'ı da sözlük sayesinde buldum. o zaman da hiç alakam yoktu konuyla. Sonra bi gün beni terkeden sevgilim 'hediye aldığın şarap bardağı kırıldı' adlı pişmanlık konulu eseriyle geri dönünce filmdeki rolümü hissetmiştim ama hakkını veremedim ve çok korktum şimdi bu şarkıyı dinleyince de çünkü ıssız adam'ı bitirinceyle benzer bir tüyleri diken etme etkisi yarattı.
aslında genel olarak gitmek lazım bir yerlerden bir yerlere.
insan sürekli aynı yerde olunca kalınca sanki içi geçiyor, son kullanma tarihi doluyor gibi.
gitmek gerek bazen.
hep yenilenmek sıradanlıktan uzaklaşmak lazım.
en azından bunu istemek heves etmek gerekiyor. gerekiyor ki insanın içinde canlı bir şeyler kalsın.
fırsatını bulduğu zamanda bunu gerçekleştirmek gerek, sonraya bırakmadan.
