gitmeliyim demek gidebileceğiniz anlamına gelmez hiç bir zaman. gidebiliyorsanız, ki mevzubahis illa ki sevgiliye arkasını dönüp gitmek değildir, bir muhabbeti bırakıp otobüse yetişmek, müziğin en güzel yerinde kalkıp son metro için kalkıp gitmek de olabilir. ama en zoru da artık uzatmalarını yaşayan sevgiden gidebilmektir. gitmeliyim, gitmeliyim, gitmeliyim... durmadan tekrara alır aklınızın içinde bir süre sonra bu söz kendini... olmaz ya bazen, gidemezsiniz. ama gitmeliyim dersiniz...
'gitmeliyim.
fakat yok ki gidecek bi yerim...
belki düşlerime küçük bi öykü, bi sokak daha ekler,
oraya giderim... '
Sen, benim ruhsatlı sevdam
Ben, senin sevdakeşin.
Ya sen varsın, ya da sen!
Temmuz geldi, gitmeliyim.
Sen şiir olmuşsan, şiir sensizliktir artık
Çünkü; yokluğuna kurşun işlemez.
Nicedir gözlerim dalıp gider
Ekin tarlasında rüzgâr, nicedir sarı değil
Sessiz hüzünlerle yazılmış alnıma
Bir güneşin doğuşunu bekleyerek
Ve bir sevdanın dilinden
türküler söyleyerek gitmeliyim.
Temmuz geldi...
Babamın ismini verdim oğluma.
Koçum benim..
Asi kartallar gibi rüzgârlı doruklarda
Ve kaçıp sana sığındığım geceler
Bütün gözlerim hatırımda.
Kalbimde uçuşur en deli kuşlar
Yüreğim denizlenir bir şiirin koylarında,
Akar boz bulanık seller içimde
Gözlerin gözlerimde direnir.
Ellerin tutuşur elini tutsam
Sen çöl çiçeğisin umutlarımın.
Ruhsatlı sevdamsın.
Seni sevmek yaşamaksa, ben hiç ölmedim.
Temmuz geldi, gitmeliyim...
Masumduk çocuklar kadar
Acılarla olgunlaştık.
Hayattan öğrendik ne biliyorsak
Bu yüzden öfkeliyim yaşanmamış günlere
Çünkü, bir hayat yetmedi seni sevmeye.
Yüzü cama dayalı bir çocuğun
Baba hasretiyle kaç gece bekledim seni.
Kırık bir cam parçasıyken gençliğim
Her gün biraz daha suskunken
Daha bir yorgunken her günden
Üzüm ekşisi bir yeşile cinasken gözlerin
Temmuz geldi, gitmeliyim...
Şarkılar söylerdin bilinmez makamlardan
Şiirler dökülürdü yüreğinden
Gözyaşlarım mezesiydi hüzünlerinin.
Ya sana doymadan çekip gidersem
Artık, ipe dizip türküleri, tesbih yaparsın sapına
Son kuşlarda gidince, bir gökyüzü az gelir
Gizli bir yas gibi büyür sessizliğim
Ağaçta bir kuş yuvası olurum.
Yabancı gözlerle aynalardayım şimdi
Bir sen kaldın zulasında hayatın birde ben
Birde ayaklanmış öfkem...
Hem dünüm yeniktir sana, hem yarınım
Soframda bir kırmızı gül
Hastayken baş ucumda çorba, ütülü gömleğim
Ekmeğim, aşım, kadınım, can yoldaşım
Kundağım, mezarım, karım
Ve de sevmek kadarımsın
Derdimin tek anlayanı, yüreğimin güleç yanısın
Gün ışığım, gökkuşağım, deli kanımsın.
Yürekliysen sende beni sev bu gece
Kunduramı bağlamayı öğrendiğim gün
Kendimi sevdiğim kadar
Yaşamaksa seni sevmek
Ben hiç ölmedim.