--spoiler--
Veda;gidenin cesareti, kalanın ise sabrı ile ölçülür.
--spoiler--
bir de....
--spoiler--
Geride kalmakmış zor olan.
Giden otobüsün soğuk camına başını yaslayıp,gözyaşlarını akıtmak değil... Gidenin ardından ağlayarak el sallamakmış zor olan....
Zor olan geleceğin getireceği kaygılarla sıkışan bir yüreği taşımak değilmiş,göğüs kafesinin altında...
Hasretin ateşiyle yanan bir yüreği gözyaşlarının vuslat masalıyla avutmaya çalışmakmış zor olan...
Gittiğin yerin en tenha postanesinden üç beş satırlık iyi haber namesi atmak değilmiş zor olan...
Zor olan her sabah pencerenin önünde postacının gelişine kurmakmış saatleri... Başını alıp,kendini alıp,anıları valize koyup mavilere gitmek değilmiş zor olan... Zor olan herşeye rağmen,kendine rağmen,yaşama rağmen inadına kalmakmış...Gitmemekmiş... Beklendiğini bilmek,beklenmek değilmiş zor olan... Asıl zor olan beklemekmiş...
--spoiler--
gitmek yenilmek değil kazanmakta. gitmek gitmektir işte hepsi bu.
'cem adrian'
kalmak gururunu kırıyorsa ya da karşındaki bunu umursamıyorsa hala aynı davranıyorsa gitmek en mantıklısıdır. acı verir ama gururunu kurtarırsın.
gitmek daha kolaydır.gitmeye karar verdiysen düşünmezsin kalanı ama kalan olursan ve gideni hala bekliyorsan gidenden kalan hatıralarla kendini bitirirsin.
kişiye göre değişen durumdur. eğer bittiyse kişi için herşey eminim ki gitmek gayet kolay olacaktır. ama kalan için aynı şey geçerli olmayabilir.
(bkz: keşke gitmeseydin)
yaşanan ilişkiye sebep-sonuç ilişkisine göre değişir. eğer çok yıprandıysan, mutsuzsan ve artık sevmiyorsan gitmek kolaydır... ama çok seviyorsan, sana uymuyorsa, aşılamayacak sorunlar varsa gitmektir zor olan. Giden seçimini yapmıştır iyisiyle-kötüsüyle... Kalmak zordur, öyle bir başına, yapayalnız, çaresiz kalakalmıştır öylece...