Gitme demiyorum, hobi olarak gene git
Biraz dolaş, hava al, hava ver, ekonomiye can ver
Köpeğini gezdir mesela, parklar hepimizin
Elimde senedin var sen kaybedersin
Kutuna gidebilirsin yahut sinemaya
Hava güzel olacakmış yarın şemsiyeni alma
Sen yokken ben biraz uyurum, elma soyarım
Çıkmışken ceketimi de terziye verirsin
Gitme demiyorum, hobi olarak gene git
Saçlarını boyat, ne bileyim balyaj yaptır
Sahafları dolaş mesela, ucuz oluyormuş
Elimde elinin izi var, yıkarım görürsün bak
Suyuma gidebilirsin yahut yoğurt almaya
Hava sıcak olacakmış yarın öğlene kalma
Sen yokken ben biraz özlerim, çekirdek yerim
Çıkmışken raketimi de servise verirsin
Gitme demiyorum sevgilim, hobi olarak gene git
Hatta Ayı Yogi olarak git, KOBi olarak git mesela, kredi al
Yüzde on büyü, değişiklik olsun
Gitme yani
Bak, hobi lazımsa ben olurum hobi
Gitme
Bir daha söylemiycem.
Perişan hallarım aşkın elinden
Gel buna bir çare bulmadan gitme
Çaresiz dertlerin dermanı sende
Derdime dermanı vermeden gitme
Canım bağlı yar zülfünün teline
Mecnun gibi gezdim aşkın çölünde
Bir garibim kaldım gurbet elinde
Şu garip halimi görmeden gitme. *
karanlık, sonu görünmeyen bir çukurda tek elle tutunurken kenarlarına, baktığında sonunu göremediğin bir, dibi belli olmayan karanlık bir çukur, ve gözünü alan parlak ışık. bırakmak istersin gitmek istersin karanlığa, ışıkta herşeyi görürsün çünkü. karanlık çeker seni.
gitme işte ne karanlığa nede aydınlığa sadece yanımda ol asılı kal bırak kolların ağrısın. karanlıksa birlikte, aydınlıksa birlikte. hatta mümkünse arafta kalalım seninle. hani kimsenin kalmak istemediği yerde yalnız biz. yazarın dediği gibi demiyorum ben hani demiş ya git kendini çok sevdirmeden. işte ben onu demiyorum gitme sevdirsende kendini ben süründürsemde kendimi bile gitme. sıcağın olsun yanımda nefesin olsun kulağımda. elbet gidersin bırakırsın kokun sarhoş etmediğinde düşünebiliyorum bunu ama yinede gitme. bilirsin hani anlatırsın anlamazlar, sebep gösterirsin, saçma derler ya o sorular cevapsız kalsın anlatmaya çalışma. tamam gidersin anladıkta sadece sıcağın kalsın ozaman.
gitme,
demek isterdim sana.
ama diyemiyorum.
git.
ki bekleyebileceğim birsi olsun.
beklemek yanında olmaktan daha güzel.
git.
ne duruyorsun.
git hadi.
git.
ve ben bağırayım içimden sana. gitme diye.
ama sen git.
ümit sayın'ın müthiş sözleri ve bestesine, tarkan'ın o muhteşem yorumuna da ozan çolakoğlu'nun o eşsiz aranjörlük zekası eklenince işte böyle ortaya destansı bir eser çıkıyor.
illa bi şey denecekse; ümit sayın bu şarkıyı pek söylemesin bence, hatta evde tek başınayken kendi kendine söylesin biz duymayalım.
gitme kalması istenen kişiye söylenebilecek en cesur kelimedir. Kimileri söyleyemez bu kelimeyi saklar kendine, halbuki ne kadar ihtiyacı vardır karşıdakinin de bu kelimeye.Arkadaş, eş, dost kimin yanından gitmemesini istiyorsan cesur olucaksın gitme diyeceksin!
çok zordur gitme demek eğer giden bir o kadar değersiz ise gideceğini bile bile gitme demek daha zordur.en yakın zamanda bu sözü duydum hatta ''ayağının altını öpeyim gitme'' olarak cıktı agzından hala aklıma geldıkçe üzülürüm ama olamayacak bir şeyi de zorlamamak lazım.
gitme demek, can yakar hep. Hiçlikten gelir hep can yakar. zaten sevenler koşarak gelmez mi? Gitme diyeni de denileni de yakar bitirir, hele ki gitmek mecburiyse..
Ve biri gittiyse insanın hayatından,'gitme'ye rağmen,o zaman ağlar insan işte,ağlar da yağmur sanar onları...
müslüm babanın klasik damar eserlerinden biri. sigara, bira, geç saatler üçlemesi yanında meze. samimiyim ulan, kopkoyu arabesk şarkılardan biridir bu. en koyusundan.