Bıraktı çocuğun elini kız elinin ellerinden kayıp gitmesini gözü yaşlı izledi. Dayanamayacaktı ve dayanamadı da yıllarca. Kendini harap etmek hiçbir işe yaramadı. Gideni geri getiremedi. onu geri getiremedi. O gün o terminalde sıkıca yapışsaydım ellerine de keşke gitmesine izin vermeseydim diye çok geçirdi içinden. Tekrar yüzlerce binlerce kez gözünde canlandırdığı o güne geri döndü.
Sımsıkı tutuyordu çocuk ellerini. Bırakmak istemezcesine. Ama hayır gözlerinin içine baka baka gitmesine dayanamıyordu. Elini isteksizce çekti kız. Gözlerinde ki yaşları gizlemek istercesine uzun bir müddet kapadı gözlerini. Kızın yanaklarından usulca akan yaşları izledi erkek.. derin derin çekti kokusunu içine. Bir daha göremeyeceğini adı gibi biliyordu çünkü. Bırakmıyordu kızın elini, bırakamıyordu gitme demesini bekler gibi baktı yine ıslak gözlerine. Demedi kız diyemedi..
Susuyorlardı sanki o anı her dakikası, her saniyesiyle beyinlerine kazıyorlardı. Ve acı veriyordu. ikisine de derin bir acı veriyordu sonunda dökülüverdi dudaklarından iki kelime erkeğin seni seviyorum
Gözlerini kaçırdı yine kız. O zümrüt yeşili gözler deniz mavisi gözlere bakamadı. Yakalanmak istemeyen küçük bir kız çocuğu gibi bakışlarını başka yere çevirdi.
Dakikalar yıllar gibi geçmişti. Ama onun gücü sadece güle güle demeye yetebildi. Güle güle
Evet vakit gelmişti artık. O korkunç siren sesini kulaklarında hissediyordu erkek. Ve gitmesi gerekiyordu. Ona da bunca yıl çektirdiği acı yeterdi. Eğer bitecekse her şey güzel bir son koymak en iyisiydi. Kızın hatıralarında hüzünlü bir sayfa olarak kalmak istemiyordu. Seviyordu onu. Her şeyden çok seviyordu. Daha iki yıl önce verdiği söz geldi aklına bizi ancak ölüm ayırır. Ben sensiz yapamam. Demişti kıza. Ve her şeyin sonu gibi bununda sonu geliyordu işte.
Elinden bir şey gelmiyordu kızın. Gelemezdi de. Artık oda tüm gücünü kaybetmişti. Ve çılgınca ağlıyordu. Ağlıyordu Uzun uzun ve son kez öptü sevgilisini. Göz yaşları birbirine karıştı iki küçük sevgilinin. Evet o an o kadar aciz ve küçüktüler ki ve güçsüzdüler
Suratında garip bir gülümseme yayıldı erkeğin. Evet yolculuk başlamıştı. Gidiyordu. Sonsuz yolculuğa karşı bıraktı kendini. Tek yapabildiği geride gözü yaşlı sevgililer bırakmaktı. Kapanıverdi sonra gözleri. O deniz mavisi gözler kilitlendi ıslak siyah kirpiklerin arasına. Düşüverdi başı sevgilisinin kollarına. Bitirmişti hayatını, ömrünü, aşkını şu küçücük vagonu andıran hastane odasında. Kız durdu bir an kesti ağlamasını. Sevgilisinin kapanan gözleri ile birlikte kendi kalbinide kapattı oracıkta. Ta derinlerde hissetti kalbinin kapısının gıcırtılarını. Büyük bir gürültüyle kapanıyordu işte.
Büyük ve hüzünlü bir rüyadan uyanmış gibi doğruldu koltuğundan yaşlı kadın. Gözlerindeki yaşları sildi. Bir yudum daha aldı kahvesinden.buz gibi olmuştu oda. Gözleri daldı tekrar boğazın mavi sularına. O deniz mavisi gözler geldi yine aklına. incecik kırışık dudaklarından ona söylediği son sözü tekrarladı gitme seni seviyorum.
henüz burdayken korkuyla veya tam giderken ardından söylenen sözdür. söyleyenin canının yandığı gibi söylenen de bu sözle yaralanabilir.
gitme, henüz burdayken sardı korkusu.
bulalı çok az oldu.
sanki nefes almak gibi..
korktum gözlerine bakarken.
ya hayatımı mahvedeceksin
ya da kurtaracaksın, dediğimde
ellerin yüzümde, dudakların susturdu bizi.
yarın yokmuş gibi,
yarınlarıma şans verirmiş gibi 'ian'
gitme 'ian' gitme
bırak zaman gider
akar gider
sen gitme
çok giden oldu hatta çoğu gelmedi bile
gitme 'ian'
korkuyorum uyuyamam diye bir daha böyle huzurlu
'ian'
ya sen gerçekten yoksan
bir hayalsen
yastığımı hayaletin bürümüşse.
olsun, sen yine de gitme..
gitme 'ian' gitme
ellerim seni tutamayacak kadar ufak..
çoğu zaman giden sevgiliye söylenir ve o an zaten mecalsiz kalmış kişi son bir çırpınışla 'gitme' der. fakat sevgili arkasına bile bakmadan çeker gider...
gitme, yakinimda dur hemen
hasret cekemem ki yeniden
sormadin niye boyle uzgunum
bilmedin ki beni sen
sensiz kederdeyim
bilmedin niye boyle uzgunum
sormadin ki bana sen
sensiz ne haldeyim
ah, beni boyle yalniz oksuz
birakip da gitme
olurum, solarim
derdime dermanim ol
yorgun dustu yuregim
yorgun seni cok sevmekten
gel sen bende seni bul.
cistik cistik modda klasik bir serdar ortac sarkisidir. iki yaz oncesine aittir simdi ise oludur kendileri. simdi de seytan cikmis, onumuzdeki yaz o da mefta.
kalanın, gidenin ardından, genelde sesli olarak değilde içinden söylediği ve söylerken içinde bir şeylerin koptuğunu, kırıldığını ve kanadığını hissettiren kelime. *
"bi de şey aklıma geldi dur bak onu da söyliycem, manyak gibi aşık olduğum kız foça'ya gidicekti. gitme dedim ama gidicek biliyorum... ulan ölücem resmen. ben de şu dünyadaki yegane becerimi kullanarak ona bişey çizip verdim... e tabi gayet arabesk bulabilirsiniz ama aşıktım. insan arabesk oluyo işte napıyım"
'kalbimi sökmüş gidiyo hesabı'
"resmin adı'gitme'ydi." "ama gitti tabi... eheh... kim skler resmi"